Eğitim politikamızın yönü - Prof. Dr. Esergül Balcı
“İnsan aklın sınırlarını zorlamadıkça, hiçbir şeye ulaşamaz” A. Einstein Eğitim, bir toplumun geleceğini belirleyen en temel unsurdur. Bu da daha anne karnında iken başlar. Bireyin düşünme, sorgulama ve üretme becerilerini geliştiren çağdaş eğitim sistemleri, bilimsel bilgiye ve eleştirel akla dayalı bir gelecek inşa ederken; dogmatik, ezbere dayalı eğitim sistemleri, bireyi edilgen, sorgulamayan ve üretmeyen bir yapıya hapseder. Günümüz Türkiye’sinde din ağırlıklı eğitim politikalarının çağdaş eğitim yaklaşımlarından nasıl uzaklaştığını çarpıcı bir şekilde ve içimiz acıyarak görmekte, yaşamaktayız. Yani ülkemizde insan aklını zorlamak bir yana, var olanı bile kullanmaktan uzaklaştıran bir eğitim sistemi uygulamasına yönelinmesi söz konusu.
Günümüzde eğitim, yalnızca bilgi aktarmakla kalmaz; öğrencinin eleştirel düşünme, problem çözme, yaratıcı düşünme ve bilimsel yöntemlerle dünyayı anlamlandırma becerilerini geliştirmeyi hedefler. Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) STEM (Science, Technology, Engineering, Mathematics) odaklı eğitim politikaları, öğrencileri 21. yüzyılın teknolojik ve bilimsel dünyasına hazırlamak için tasarlanmıştır. Çin, ilkokul seviyesinde kodlama ve yapay zekâ eğitimi verirken Almanya, mesleki eğitim reformları ile sanayi 4.0 sürecine öncülük etmektedir. Kuzey Avrupa ülkeleri, özellikle Finlandiya, eleştirel düşünceyi eğitim sisteminin merkezine yerleştirerek, çocuklara daha küçük yaşlardan itibaren felsefi sorgulama becerisi kazandırmaktadır. Bu ülkelerin ortak noktası; eğitimi, bilim, teknoloji ve........
© Cumhuriyet
