‘Çağdaş sanatın sahtekârlığı’ – 1 Dogmalaşan sanat ve gerçeklikten kopuş
Sarsıcı bir kitap: Çağdaş Sanatın Sahtekârlığı. İspanyolca kaleme alınmış, 2015 yılında yayımlanmış; Can Sanat Yayınları’nın Tellekt dizisinden çıkan Türkçe baskısı ise 2022 tarihli. Avelina Lésper’in bu sarsıcı metnini dilimize Emrah İmre çevirmiş.
Lésper, 1973 Meksika doğumlu bir sanat eleştirmeni ve tarihçisi. Çağdaş sanatın kavramsal akımlarına yönelik sert eleştirileriyle tanınıyor.
Kitap dört makaleden oluşuyor: “Çağdaş Sanat: Sorgulanamayan Dogma”, “Performansa Karşı”, “Çalmak, Aşırmak, Kırpmak: Sanatta Kopyalamanın Biçimleri”, “Sanat ve Feminizm: Kota ile Şantaj Arasında”.
Bu dört makale üzerinde ayrı ayrı duracağım. Çünkü her biri kapsamlı bir değerlendirme istiyor. O denli önemli.
Lésper, daha kitabın başında, çok önemli bir saptama yapıyor. “Sorgulanamayan Dogma” makalesinin özünündeki temel eleştiriyi, berrak bir biçimde, önümüze koyuyor:
“Önceden çağdaş sanat addettiğimiz şey günümüzde bir ideolojiye, eleştirenlerin hiçbir sorgulama yapmasına olanak tanımayan koyu bir tutuculuğa dönüştü. (…) Sanatı meydana getiren şey eserler değil fikirlerdir; herkes sanatçıdır; sanatçının sanat addettiği her şey sanattır (…) üşengeçlik, zıpçıktılık, zekâ eksikliği gibi kavramlar bu sahte sanatın birer değerine dönüştü (…) hiçbir estetik değeri bulunmadan sanat diye sunulan nesneler bu dogmatizmin buyurduğu şekilde (…) kabul edilmekte.”
Çağdaş sanat kurumlarının kendi hegemonik söylemlerini üretmesiyle birlikte, bir zamanlar eleştiri ve özgürlük vaadiyle açılan kapı, bugün........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden