menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ŞİZOFREN ÇİFTLİĞİ VE BİR ARKA PLAN OKUMASI

12 1
29.08.2025

Metin zamana hem içerden, dışardan hem de bakmanın yordamıdır aslında. İçler-dışlar çarpımında
bir denklem.
Yüreğini Toros dağlarına, yaylalarına, vadilerine ve insanına kalem etmiş bir yazar Halil Erdem. Salt
yazar da değil şair, ressam… Kendi kitaplarına kapak çizen bir tasarımcı aynı zamanda.
Erdemin evrensel cam derecesiyle bakıyor hayata, yazdıkları küresel çetelerin uydulardan attığı ağda
çırpınan insanımıza ne söyler bilemeyiz ama bu metinler geleceğe mektuplardır daha çok. Eğer bir
dönem filmi, bir yarı drama belgesel çekilecek ise bu metinler kaynak olacaktır bu çalışmalara. Küresel
çetelerin uzaktan kumandalı muhtelif yapılarının laf salatalarıyla hayatı görüp hissetmek insanın da
sanatın da kadrajına girmiyor. Bütün insanlığa bir kukla tiyatrosu izletiyorlar. Kuklacıyı göremeyenin
vah hâline.
Yukarıda söylemeye çalıştığımız gibi şeylere hem içerden hem de dışardan bakan, bakabilen göz ve
akıl denizi bilmeyen balığa gerçekliği anlatmakta zorlanacaktır, öğretilmiş çaresizlikle algıları
örselenmiş topluma. Bu durum tarih boyunca da böyle olmuştur hep.
Köy/kırsal, üretimiyle şehirlerin gıdasını sağlar. Şehirdeki fabrikaya bakıp da kırsaldaki üretimin önem
ve değerini algılamakta zorlanan akıl, param var her şeyi yurtdışından alırım tuzağına düştüğünde
açlık sıkıntısıyla, pahalılıkla esir alınacaktır.
Üreten köy ile şehir arasındaki kasaba ise ne deve ne de kuş olmanın açmazındadır. Sürekli birbirini
gözetleyerek kan emen ve kendi kanı da emilen bir sosyoekonomik yapıdır. Bu yapısallık toplumdaki
kişisel gelişimi engelleyen bir cenderedir aynı zamanda. Romanda bize bu gerçeklik kamyon şoförü
Mehmet’in, ki lakabı Karaduman’dır,........

© Antalya Son Haber