menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DNA mı dediniz?

7 10
23.11.2025

10 Ocak 1920.

Ankara’da hummalı bir çalışma vardır. Zorlu şartlarda gerçekleştirilen Erzurum ve Sivas Kongrelerinin ardından Ankara’ya gelen Temsil Heyeti ve heyetin Başkanı Mustafa Kemal Paşa tatlı bir heyecan içerisindedir.

Ankara’nın sesini ulusa ve dünyaya duyuracak olan ‘Hakimiyet-i Milliye’ Gazetesi ilk baskısını yapmıştır.

Gazetenin adı, gelecek güzel günlerin nasıl yönetileceğinin işaret fişeğidir.

‘CİDAL'

1922, Antalya.

Mehmet Emin Bey, Antalya’nın ilk yerel gazetesi, ‘Antalya Gazetesi’ni kurar. Tarih, 8 Eylül 1922’dir. Bir gün sonra, 9 Eylül’de İzmir düşman işgalinden kurtarılacaktır.

Mehmet Emin Bey’in önemi, kendisine atfedilen ‘cidal’ yani mücadeleci kimliğinden gelir. Mehmet Emin Bey, İttihatçıdır, mücadelecidir. Sözünü budaktan esirgemeyen birisidir. Bu nedenle yaşamı zorluklar içinde geçer.

Antalya Gazetesi’ni kurduktan 6 yıl sonra da aramızdan ayrılır.

(Not: Antalya Gazeteciler Cemiyeti’ne çağrımdır. 8 Eylül, ‘Antalya Gazeteciler Günü’ olarak ilan edilsin ve Mehmet Emin Bey’in mezarı bulunarak anıt haline getirilsin.)

Bu iki örnek, Ülkemizde basının hangi koşullarda kurulduğunu ve olgunlaştığının göstergesidir.

Dikkat ederseniz ‘basın’ sözcüğünü kullandım özellikle.

Cumhuriyetten önce ‘matbuat’ sözcüğü vardı. Cumhuriyetle birlikte........

© Antalya Körfez