Ekonomide OVP yerine yargıda KVP
Hükümetin, ekonomideki “orta vadeli plan”larının (OVP) biri gidiyor, biri geliyor. En son OVP’de, öncekilerde olduğu gibi “kamu politika ve düzenlemeleri öngörülebilir, kurala dayalı, şeffaf ve kolaylaştırıcı şekilde yürütülerek ekonomik aktörlerin güveninin artırılması, iş ve yatırım süreçlerinin iyileştirilmesi ve nitelikli doğrudan yabancı yatırımların ülkeye çekilmesi yoluyla büyüme ve istihdam desteklenecektir” deniliyor.
İşin gerçeği o ki bu ifadeler bir iyi niyet beyanı olarak kalmaya mahkûm. Çünkü, bakanlar da dahil tüm üst düzey kamu görevlileri kayıtsız şartsız olarak bağımsız ve tarafsız yargıya hesapverir olmadığı, suçlarını bağımsız yargı, izin almadan özgürce soruşturamadığı sürece, kalıcı, uzun vadeli, güven veren, kurala dayalı ve istikrarlı bir kamu politikası yürütülemez. Ekonominin yönetimi hukuken ve fiilen sorumsuz kimselerde olduğu sürece, keyfi yönetim, isabetsiz kararlar önlenemediği için, OVP’de verilen sözlere ekonomik aktörlerin güveni zayıf olur. O zaman ise bırakınız uzun vadeli ve stratejik yatırımları ülkeye çekmeyi, kısa vadede bile güven kazanılamaz.
Türkiye’de 3 milyon 728 bin civarında ticari işletme var. Bunların 3 milyon 720 binden fazlası küçük ve orta boy işletme (KOBİ). Birleşerek emsallerinin ölçeklerine ulaşsalar, kişi başına yılda 100 bin dolardan fazla katma değer üretme kapasiteleri var ama bu gerçekleşmiyor! KOBİ’lerimiz yılda ortalama 20 bin dolar civarında kişi başı katma değer üretiyor.
Milyonlarca KOBİ, güçlerini birleştirse, katma değer üretimleri beş katına çıkacak. Bu ekonomimizin beş katı büyümesi, cari açık ve dış borç gibi ciddi........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon