menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Atatürk ilkeleri ve Altı Ok: Kendimize iğne, CHP’ye çuvaldız

14 18
31.08.2025

Zafer haftasını doyasıya kutlayalım. Gurur duyalım. Her fırsatta Atatürk’ü anlamaya çalışalım. Yaşasaydı bugün nasıl düşünürdü diye beyin fırtınası yapalım. Biraz kendimize iğne, Atatürk’ün kurduğu parti CHP’ye de çuvaldız batıralım.

İkinci dünya savaşından sonra 1947’den itibaren Atatürk’ün bağımsızlık ilkesini unuttuk, Aydınlanma Devrimlerinden, kendi kaynaklarına dayalı planlı kalkınma modelinden vazgeçtik. Önce ABD’nin Marshall Planı ve Truman Doktrinine, ardından NATO’ya üye olarak emperyalizmin kucağına oturduk. Aydınlanma Devrimlerinin en önemli ayağı eğitimde, Köy Enstitülerini kapattık, eğitimi Fulbrihgt anlaşmasıyla ABD ideolojisi ve kültürüne terk ettik. O tarihten bugüne karşı devrim adım adım Türkiye’yi kuşattı. AKP dönemi ile birlikte, emperyalizmin güdümündeki karşı devrimci siyasal İslam ile ayrılıkçı Kürt hareketi çok büyük mevziler elde etti. Kendi ifadelerine göre, Atatürk Cumhuriyetini yıkım sürecinde artık son düzlükteler.

Bu ülkenin kurtarıcısı ve kurucusu GMK Atatürk, hedef olarak çağdaş uygarlık seviyesini aşmayı gösterdi. Hukuku, sosyal yapısı, gelir dağılımı ve birçok alanda çağdaş uygarlık seviyesi benim ölçülerime göre Kuzey Avrupa’dır. Bu standartları sağlamak için de AB üyesi olmak şart da değildir. Ayrıca AB’nin kendi emperyalist emelleri için Türkiye’de rejimin kendisini koruyan sigortaların yok edilmesinde yaptığı baskı ve lobi faaliyetlerini, bugün Türkiye’yi bataklığa saplayan AKP iktidarına verdiği desteği de asla unutmam.

Büyük Zafer haftasında önerim, AB’ye girmeden de çağdaş uygarlık seviyesi ne ise ona odaklanacak politikaları tespit etmek, 21’inci Yüzyıl şartlarında Atatürk ilke ve devrimlerini hayata geçirmeye çalışmaktır.

Ben çağdaş uygarlık seviyesi olarak Kuzey Batı Avrupa’yı görüyorum. Bir başkası ABD’yi, bir başkası dünyanın yükselen yıldızı Çin’i görebilir. Bu tartışılır. Ancak olması gereken yurtta sulh cihanda sulh ilkesine sıkı sıkı sarılmak ve bağımsızlığı koruyabilmektir.

Temel ilke, Çağdaş uygarlık seviyesini aşmak, toplumun refahını artırmak için, Atatürk’ün ilkelerine sahip çıkmak ve Atatürk’ün Aydınlanma Devrimlerini bir doğmaya hapsetmeden O’nun gibi sürekli devrimci kimliğimizi korumak görevimizdir.

Atatürk ilkeleri, Altı Ok’la ifade edilir. 1927 CHP Kurultayında Cumhuriyetçilik, laiklik, halkçılık ve milliyetçilik kabul edildi, 1931 kurultayında devrimcilik ve devletçilik ilkeleri eklendi. 1933 Yılında CHP’nin simgesi olarak Köy Enstitülerinin kurucu babası İsmail Hakkı Tonguç tarafından Altı Ok olarak amblem haline getirildi. 1937’de de Anayasa’ya girdi.

Bana göre Altı Ok’un en büyük talihsizliği bir partinin amblemi olarak ifade edilmesidir. Sonradan çok partili döneme geçildiğinde, sadece bir partinin ilkeleri olarak algılanmıştır. Oysa Altı Ok bir partinin değil, Cumhuriyetin kuruluş........

© 12punto