Son duygu bükücü…
Yıl 2380.
Artık kimse ağlamıyor.
Kimse gülmüyor da.
Ne tartışmalar var ne tutkular yükseliyor ne de iç geçirten bir özlem kalmış.
Aşk, öfke, merak, hayranlık, kıskançlık, umut, hüzün…
Bir zamanlar insanı insan yapan tüm o karmaşık ve eşsiz duygular, çoktan birer “verimsizlik öğesi” ilan edilip tarihin tozlu raflarına kaldırılmış.
Gerekçeleri açık ve sözde mantıklıydı:
“Duygular, karar süreçlerini yavaşlatıyor.”
“İnsanlar hissettikleri için acı çekiyor.”
“Hüzün, üretkenliği düşürüyor; sevgi, bağımlılık yaratıyor.”
Ve en önemlisi:
“Duygular, mantığın önüne geçiyor.”
Böylece tüm duygular, birer algoritmaya dönüştürülüp yapay zekânın soğuk ve steril sistemlerine devredildi.
Ve insanlar… hissetmeyi bıraktı.
Evet, artık daha sistemliler.
Daha verimliler.
Daha odaklılar.
Ama aynı zamanda daha sessizler.
Daha uzaklar.
Daha........
© 10 Haber
