Ne Mutlu! Türküm Diyene!
Bu gidişle insanlarımız sadece meydanlarda değil caddelerde ve sokaklarda da “Ne mutlu! Türküm diyene!” diye haykırmaya başlayabilirler.
Cumhur ittifakı milletvekilleri namus ve şereflerine sahip çıkmalıdırlar. Çünkü milletvekili olarak ettikleri yeminde Anayasaya sadakatten ayrılmayacaklarına büyük Türk milleti önünde namus ve şerefleri üzerine ant içmişlerdir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 Temmuz’da Kızılcahamam’da yaptığı konuşma birçok insanda tereddütler uyandırmıştır. Cumhurbaşkanı aynen şöyle diyor:
“1001 Gece Masalları’nın Bağdat’ını Kürt, Türk ve Arap inşa etmiştir. Kudüs’ü Selahattin Eyyubi’nin komutasında Türk, Kürt, Arap fethetmiştir. Şam bizim ortak şehrimizdir. Diyarbakır bizim ortak şehrimizdir. Mardin, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Halep, Hatay, İstanbul, Ankara bizim ortak şehrimizdir.”
Anayasamıza göre bu sözler doğru değildir. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yer alan Diyarbakır, Mardin, Hatay, İstanbul, Ankara Türk şehirleridir; Türk, Kürt ve Arap’ın ortak şehri değildir. Evet bu şehirlerde Kürt ve Arap kökenli yurttaşlarımız da bulunabilir. Ancak onların tamamı Türk’tür.
Anayasa’nın 66. maddesi açıktır. “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes........
© Yeniçağ
