menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Zengin ve yoksul davranışlar

30 13
yesterday

Sabit abi bahçede ateş yakacaktı ama oyalanıyordu.

Kazdığı çukurun üstüne birkaç çırpı koydu, çakmakla yaktığı kağıdı üstüne attı.

Çırpılardan bir tanesi tutuşunca “Diğer çırpıları üstüne koysana daha çabuk alev alır” dedim.

“Acele etmeyelim, toprakta börtü böcek varsa kaçsınlar” dedi.

Zengin davranış böyle bir şey.

Parayla pulla eğitimle alakası yok bunun.

Eskiler irfan diyorlar buna.

İrfan ehli böyledir.

**

Zehra bu sene ilkokul ikinci sınıfa başladı.

Geçen akşam sokakta evin önünde bir arkadaşı ile incik boncuk tarzı bir sürü şeyi yere sermişler satış yapıyorlar.

Kolay gelsin dedim.

Bir şey alır mısın dedi.

Alırım dedim.

Baktım iki parça ufak boncuklardan aldım.

Ne kadar dedim.

“En az 5 liradan başlıyor” dedi.

“Tamam” dedim, cüzdanı çıkardım ama nakitim yokmuş.

Boncukları geri uzattım, “Nakitim var biliyordum ama yokmuş, sonra alırım” dedim.

Zehra, “Paran yoksa kalsın, önemli değil, zaten iki küçük parça” dedi.

Hem cömert hem esnaf.

Bu zengin davranışlar küçük yaşta öğreniliyor.

Anne baba ve yakın çevrenin etkisi büyük.

“Tamam o zaman” dedim, aldıklarımı cebime koydum.

Ertesi akşam eve döndüğümde zillerini çaldım.

Annesi açtı, “Buyrun” dedi.

“Zehra hanımdan dün alışveriş yapmıştım ama nakitim olmadığı için parasını vermemiştim borcumu ödemeye geldim” dedim.

O sırada kapıya Zehra ile ablası Zeynep de çıktı.

Zehra’ya parasını eline tutuşturdum, teşekkür etti.

İkinci sınıfa gidiyor ama irfan........

© Yeni Şafak