menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Endişe insanın hakikatindendir

25 0
03.05.2025

Kierkegaard

’ın Kaygı Kavramı adlı eserinden seksen yıl sonra

Heidegger

’in varlığın süreçlerini ve dinamizmini metafiziğin dışında ele alma ihtiyacıyla, endişeyi salt bir fenomen olarak modern felsefenin masasına yatırdığını söylemiştik.

Heidegger’in endişe bahsindeki önemi, Batılı aydınların -ki daha çok da edebiyatçıların- 2. Dünya Savaşı’nı önleyememenin suçluluğu içinde üretecekleri

Varoluşçuluk

’a felsefi bir zemin oluşturması ve bu zeminin bizim zamanımızda İslam dünyasına tasavvuftaki

havf ve reca

haline/mertebesine/makamına nispet edilerek taşınma gayretlerini ortaya çıkarması ve böylece endişenin dizginlenmesi, yönetilmesi, daha kısa bir söyleyişle -nefse bitişikliği nedeniyle yok edilmesi mümkün olmadığına göre-

terbiye

edilmesi esasında yeniden ele alınmasına vesile olmasıdır. (Geniş bilgi için bkz.: “İslam Dünyasında Heidegger” adlı editoryal çalışma içinde Sevinç Yaşargil’in “Kaygı, Hiçlik ve Zaman - Abdurrahman Bedevi: İslam Mistisizminin Varoluşçu Yorumu” başlıklı yazısı, alBaraka, 2023)

Heidegger’in Varlık ve Zaman’ının dört, beş ve altıncı bölümlerinde işlediği

kaygı

kavramını

Özkan Gözel

şöyle özetlemiştir:

“Dasein'ın yani insanın zamansallığını sonluluk fenomeniyle - bağlantısı noktasında kavrayan Heidegger'e göre, insanın sonlu, dolayısıyla zamansal yapısını belirleyen temel haletiruhiye kaygıdır. Burada kaygı insanın egzistansiyal anlamda bütünlüğünü kuran merkezi bir kavram olarak onun bütün hayatına yayılır: Gereçlerle iş görmede kaygı........

© Yeni Şafak