menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir dönem daha iktidar olma potansiyeli olan AK Parti kendi reformlarını yapabilecek mi?

47 35
17.08.2025

Türkiye siyaseti, özellikle de AK Parti’nin son 25 yıldır ortaya koyduğu birikim, aslında dünya siyaseti için de çok önemli bir laboratuvara dönüşmüştür. Osmanlı’nın son döneminde olduğu gibi, bugünkü Türkiye’de de bazı entelektüeller İbn Haldun’un devletlerin doğuşu, büyümesi ve sonlanmasıyla ilgili yaklaşımını hatırlatan kanaatlere sahiptir.

Partiyle ilgili olarak herkesin zihninde bir ANAP modeli vardır. Yani Özal geldi, dört eğilimi birleştirdi, fakat Özal gittikten sonra Anavatan Partisi diye bir şey kalmadı. Yaklaşık 15 yıldır, bazen AK Parti’yi tanımayanlar, bazen de parti içinde güçlü pozisyonda bulunup sonradan konumunu kaybedenler, bu basmakalıp cümleyi sürekli tekrar ettiler.

Cumhurbaşkanlığı seçiminden yaklaşık iki yıl önce bu söylem çok daha güçlüydü. Hem parti içerisinden hem de siyaseti yakından takip edenler arasında, AK Parti’nin sonuna gelindiğine dair görüşler dile getiriliyordu. O dönemde önemli incelemeler yaparak kaleme aldığım “AK Parti’nin İkinci 20 Yılı” makalesi üzerine, bırakın muhalif kesimi, AK Parti’de pozisyon kaybedenler bile ciddi eleştirilerde bulundular.

Bugün gelinen noktada ise AK Parti hâlâ bir sonraki dönemin iktidara en yakın partisi gibi duruyor. Son günlerde Cumhuriyet Halk Partisi birinci parti olduğunu iddialı bir şekilde ifade ediyor; ellerinde araştırmalar ve veriler bulunduğu da söyleniyor.

Ekrem İmamoğlu yolsuzluk gerekçesiyle tutuklandığında, Cumhuriyet Halk Partisi önemli bir siyasal........

© Yeni Şafak