menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Boykot ve iktidar

39 54
08.11.2024

Bir Müslüman ve Türk olarak şahsen Silahlı Kuvvetlerimizin hemen şimdi harekete geçmesini, Kudüs’ü fethetmesini, bayrağımızı Kudüs surlarına çekmesini çok ister, çok arzularım ama işler böyle yürümüyor.

Birincisi devletin de bunu benim kadar istemesi gerekiyor. İkincisi devletin bunu gerçekleştirecek güce sahip olması gerekiyor. Üçüncüsü ve en önemlisi milletin de bunu istemesi gerekiyor.

İşte benim idealist, romantik, maceracı duygularım böyle geliyor ve millet gerçeğine toslayıp tuz buz oluyor.

Gazze’de devam eden soykırımın aynı zamanda bir milli mesele olduğuna şüphe yok. Ama yine de millet bir bütün olarak ortak duygularda buluşamayabilir. Hatta Gazze’den bile daha büyük, daha doğrudan etki eden meselelerde bile millet ortak bir duygu geliştirmeyebilir. İstiklal Savaşımızın şeffaf bir tarihi yazılabilse, orada bile milletin bütün olarak aynı fikirde olmadığı, onca kahraman ve kahramanlık destanı yanında “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” ya da “gelen ağam giden paşam” ya da “her koyun kendi bacağından asılır” duygusunun da var olduğu, 110 bin kişilik ordunun en az 10 bin neferinin firar ettiği, İstanbul’da, İzmir’de işgal güçleriyle iş tutulduğu, iş adamlarının işgal gücü temsilcilerinin kuyruğunda ihale kovaladığı, bütün bunların zafer kutlamalarında herkesi ezip öne geçtiği, mesela Ali Kemal’in linç edilmese, benzerlerine bakınca, belki de Cumhuriyet Gazetesi’nin kurucusu ve sahibi olup en radikal Kemalist olacağı gerçekleriyle yüzleşebilirdik.

İsrail ürünlerine ve soykırıma destek veren markalara yönelik boykotta da böyle bir acı gerçeğe çarpıyoruz. Boykotu umursamayan ya da........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play