İleride satışa gelmemek için müdürleri dava adamlarından seçeceksin!
Günümüzde dava kavramı kadar içi boşaltılan bir kavram herhalde olmamıştır. Davanın uzantısı dava adamlığı olup herkesin davası da farklı olunca dava adamlığı da ister istemez farklı olmaktadır. Bugünkü yazımda Müdür yaparken dava adamları arasından seçim yapmanın faziletlerini (!) anlatmaya çalışacağım.
Müdür yaparken dava adamlarına öncelik vereceksin!
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun köşesinde; “MÜDÜR yapacağın adamları, “dava adamı” olanlardan seçeceksin. Yoksa anında satışa gelirsin…” diyor. Yanlış anlamadıysam bunun mefhumu muhalifinden dava adamlarının birbirlerini satmayacağını söylüyor.
İnsanın aklına hangi dava diye sormak geliyor. Şu an öyle bir noktaya geldik ki işler rayından çıktı ve davalar dönüp dolaşıp tarla davasına ya da nasıl bölüşeceğiz davasına döndü. Maalesef sağda da solda da dava kavramının içi boşaltıldı ve her davanın altından adeta bir satış çımaya başladı. Şimdi gelelim Ahmet Hakan’ın satılmamak için dava adamı arayışına.
Kamu yönetiminde ortaya çıkan sorunların kaynağında büyük oranda dava adamı arayışı yatmaktadır. Herkesin aradığı dava adamı farklı olunca ortaya çıkan dava adamları da farklı olabilmektedir. Bunun için Devlet yıllar önce dava adamı arayışını düşünerek Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğini çıkarmış ve yükselmeyi belirli kriterlere bağlayarak dava adamı arayışını devlet adamı arayışına döndürmeye çalışmıştır. Malum her dönemde dava adamı arayışı bitmemiştir.
Bu Yönetmelikle dava adamı arayışı sona erdirilmeye çalışılmış ve yerine devlet adamı kavramı oturtulmaya çalışılmıştır. Böyle olunca da hak eden hak ettiği yere gelmeye başlamıştır. Yönetmelik hükümlerine göre bir göreve bileğinin ve emeğinin hakkıyla gelenler hiç kimseye borçlu olmadığı için kendilerini sadece devlete borçlu hissetmeye başlamıştır.
Sonrasında yazılı yöntem yeterli olmuyor bari bir de sözlü sınav getirelim denilerek kısmen de olsa dava adamlığına tekrar dönülmüştür. Böyle olunca da kamu gücü kullananların davaları farklı olabildiği için herkes kendi davasının adamını bulmaya çalışmış ve işler tekrar karışmıştır. İşin hazin tarafı ise en........
© Yeni Şafak
