Her düşünce tefekkür değildir
Tefekkürü sadece kelime karşılığı olarak anlamaya çalışırsak çok büyük yanılgılara düşeriz.
TDK'da tefekkür 'düşünmek' olarak geçer. TDK sözlüğünde tefekkür kelimesinin karşılığı doğru ama sadece sözlük anlamında kalınırsa gayet yetersiz anlaşılır.
Eğer bu hadisi şerifte geçen tefekkürün anlam karşılığı olarak düşünmek dediğimiz zaman her düşüncenin ibadet hükmünde olduğu sonucu çıkar ki hadisi şerifteki mana asla böyle değildir.
O zaman hangi düşünceler tefekkür kapsamındadır bunu bilmek zorundayız.
Çağın Bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın tefekkür konusundaki tespitleri bizleri aydınlatacaktır:
"Dinin nihai gayesi, insanı Cenâb-ı Hakk'ın dergâhına taşımaktır. Din, aslında bir caddedir. Kişi o caddeye girer, o caddeden Allah'a miraç eder. Bunun zahirî boyutta ve amelî sahada en güzel tarafı da tefekkürdür. Ancak tefekkürün tefekkür olabilmesi için, bazı hazırlayıcı unsurlara ihtiyaç vardır. Bunlar olmadan tefekkür olmaz.
Kur'ân-ı Kerim'de Cenâb-ı Hakk, zikir ve tefekkür münasebetini şöyle beyan buyurur:
"Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah'ı anarlar/zikrederler, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler/tefekkür ederler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna........
© Yeni Mesaj
