menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Birliğimiz ve üniter yapımız tehlikede!

29 1
14.01.2025

Milletin geçim derdi, açıklanan son maaş zamlarıyla birlikte daha da kangren hale gelirken, bu sorunu çözmekle vazifeli olan siyasi iradenin iki önemli gündemi var: Yeni anayasa ve Öcalan açılımı.

İki gündemin de milletimiz ile hiçbir alakası yok ama birbiriyle çok alakası var.

Bu iki gündem ile elbette ki iktidar kendi süresini uzatmak peşinde, fakat bu hususlarda atılacak adımları ülkemiz üzerinde BOP hesabı, Şark Projesi hedefi olanlar da istiyor.

Hükümet yeni anayasa için Meclis'te bir çoğunluğu elde etmesi lazım. Mevcut Cumhur İttifakı'nın oylarıyla bunu yakalayamıyor.

600 milletvekili olan Meclis'te halka gitmeden yeni bir anayasa oluşturabilmek için gerekli olan oy sayısı 400. Ve hükümet bu rakama ulaşmak istiyor çünkü 360 oyda kalıp konuyu referanduma götürmede istekli değil. Neden mi? Çünkü bu sefer yapılacak anayasa değişikliklerini, eğer iddialar doğruysa, milletin hazmetmesi pek mümkün gözükmüyor.

İddialara göre anayasanın 42. ve 66. maddelerinin değiştirilmesi gündemde. Nedir bu maddelerin içeriği? "Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez."

Resmiyette tek dili değiştirip, çok dilliliğe geçiş, ne kadar dil varsa en az o kadar parçalanmak demektir.

Eğer teröristbaşı Öcalan'dan "PKK'lara söyle, silah bıraksınlar" deniliyorsa, bunun mutlaka bir karşılığı olacaktır. Ama bugün, ama yarın. DEM Partililer, "Bugün bizim böyle bir talebimiz yok" diyebilirler, peki, yarın?

Öte yandan sizin şimdilik böyle bir talebiniz olmayabilir, peki, PKK'yı ve benzeri terör örgütlerini yıllarca Türkiye'ye ve Türk milletine karşı kullanan, üzerimizde parçalama emelleri........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play