Hepsi AKP ve Erdoğan sayesinde
Son AKP kurultayında Sayın Erdoğan yine düne sarıldı yine düne saldırdı;
"Siyasi istikrarsızlığın beslediği ekonomik krizlerle milletimiz fakirleştirildi. Böylece Türkiye küresel rekabetin dışında tutuldu' dedi.
'Bizi yıllarca 3. sınıf demokrasiye ve ekonomiye mahkum ettiler' dedi.
'Bu sömürü düzenine biz son verdik' bile dedi.
Ve devam etti; 'Canımız pahasına verdiğimiz mücadeleyle Türkiye'ye ekonomik ve politik bağımsızlığını biz kazandırdık…
"Bundan 4 ay önce, iktidardaki 22 yılımızı şanla, şerefle, dünya siyaset literatürüne geçen muazzam bir başarıyla tamamladık. Bu eşsiz başarıya, öyle çilingir sofralarında kadeh tokuşturarak, kaynağı belirsiz balya balya paralardan kuleler yaparak ulaşmadık' dedi ve Eski Türkiye'yi suçladı.
Eski Türkiye, Yeni Türkiye kıyası yapalım mı?
En başta şunu ifade edeyim ki, eskiden yaşanılan olumsuzlukların hesabı iktidara kesilir, millet iktidardan hesap sorardı.
Yeni Türkiye'de ise her şey kötüye gidiyor ama hükümet ya eski Türkiye'yi, ya bazı kurum ve yapıları ya da direk milleti suçluyor. En önemlisi ise çok iyi inkarcılar. Kendilerini bile inkar ediyorlar. İşte şahitlerim!
AKP iktidara geldiğinde devraldığı dış borcu 3 kattan fazla arttırarak 506 milyar dolara çıkardı.
Yani Cumhuriyet tarihinin en çok borçlanan hükümeti oldu. 22 yılda 600 milyar dolardan fazla borç faizi ödeyerek yine cumhuriyet tarihinin en fazla faiz ödeyen hükümeti oldu.
Cumhuriyet tarihinden hiç bu kadar gelir adaletsizliği olmamıştı. En yüksek gelire sahip grubun, toplam gelirden aldığı pay yüzde 50 civarındayken en düşük gelir grubunun payı yüzde 5 seviyelerinde kaldı.
Bu tablo ile Avrupa'da gelir dağılımı eşitsizliğinde ilk sıraya yerleştik.........
© Yeni Mesaj
