menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

YAPI STOĞUMUZ DEĞİŞİYOR MU?

11 2
yesterday

Değişiyoruz. Hem de ivmeli bir şekilde. Hem de her yönüyle. Sosyal hayatımız, siyasetimiz, değer yargılarımız, çarşı pazarımız, alışverişimiz, barınmamız, beslenmemiz hülasa yüzlerce örnek verebiliriz. Öyle böyle değil, ödün vererek değişiyoruz. Peki değişime katkı veren, onu daha da hızlandıran, bazı parametreler var mı? Hem de fazlasıyla.

Ekonomi, inançlar, siyaset ve toplumun değer yargıları etkin rol oluyor. Bugünkü işlemeye çalıştığımız konu barındığımız binalar. Hani derler ya ne idi ne oldu. Orta yaş üzerindekiler daha iyi bilirler. 4 oda bir mabeyin olan Konya evleri kaldı mı? Hatta bahçenin içerisinde evden ayrı bir de odacık olur. Bu kapalı mekanlara odun, fazla malzemeler atılır. Yemekte burada yapılırdı. Buraların halk arasındaki ismi yerine göre değişirdi. Kimileri dış dam, kimileri hariciye, kimileri de aşevi derdi.

Dahasını sorarsanız koku yapar diye hela, ayak yolu da denilen tuvaletler binadan 10-15 m ileriye yapılırdı. Bu meyanda İstibra da yapılmış olurdu. Konya özeline dönersek ta eskilerden yazlık bahçe evi, kışlıkta şehir evi olurdu. Onun için söylenmiştir galiba. “Meramda bağı, türbe önünde evi” var diye! Böyle aileler zengin ve itibarlı adledilir ve kız isteyene derhal verilirdi.

Tabii ki gelin, kayınpeder, kayınvalide evine alınırdı. Nerde ayrı eve evlenmek. Şimdiler de ayrı eve zinhar kız falan verilmiyor. Ön şart ayrı eve evlenmek. Okumaktan, çalışmaktan hiçbir şey öğretilmeyen kızımız........

© Yeni Meram