menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kıbrıs Barış Konseyi, “Süt Babam” belgeselini gösteriyor...

8 0
12.02.2025

Kıbrıs Barış Konseyi, 19 Şubat 2025 Çarşamba akşamı saat 19.30’da, Lefkoşa’da ara bölgede bulunan Ledra Palas oteli yanındaki Goethe Enstitüsü’nde Cemal Yıldırım’ın yönetmenliğini yaptığı “Süt Babam” başlıklı belgesel filmi gösterecek.

AKEL Türkçe’de yer alan haberde şöyle denildi:

“Savaş insanları canavarlara dönüştürdüğünde, bazıları insan kalmak için savaşır ve yalnızca insan hayatlarını değil, aynı zamanda savaş sonrasının insani boyutunu da kurtarır.

Kıbrıs Barış Konseyi Lefkoşa-Girne Bölümü 19 Şubat Çarşamba günü saat 19.30'da Kıbrıslı Türk yönetmen Cemal Yıldırım'ın "Süt Babam" belgeselinin gösterileceği etkinliği düzenliyor. Goethe Enstitüsü'nde (Ledra Palas otelinin yanı, Marku Draku Caddesi No: 21) belgeselin gösterileceği etkinliğe filmin kahramanları da katılacak ve ardından bir söyleşi gerçekleştirilecek. Giriş ücretsiz olacak.

BELGESEL HAKKINDA BİR NOT...

Andreas, Mehmet'i "düşman" olarak değil, bebeğini kurtarmak için çırpınan bir baba olarak görür ve minik Birgül'ün "süt babası" olur.

Filmde canlandırılan senaryo değil, gerçek bir hikayedir. 1963-64’ün kanlı olaylarında kardeşini kaybetmenin büyük acısını yaşayan, ama 1974 savaşının ateşinde hayatını dahi tehlikeye atarak küçük Birgül’ün hayatını kurtaracak sütü babasına ulaştırmaya çalışan Antreas Efstathiu ile onu bulmayı hayal eden ve barikatlardan geçişler mümkün olur olmaz onu bulana kadar arayan Birgül Kılıç Yıldırım'ın hikayesi. Kısa bir süre sonra Antreas'ın kayıp kardeşinin kemikleri bir toplu mezarda bulunur.

Kıbrıs trajedisi hakkındaki bu belgesel aynı zamanda milliyetçi nefrete kapılmayı reddedenlerin insanlığından doğan barış umudunu da anlatıyor...”

LONDRA’DA DA GÖSTERİLDİ...

“Süt Babam” belgeseli, geçtiğimiz Ocak ayında Londra’da Kıbrıs Toplum Merkezi’nde de gösterilmişti. Bu konuda Kıbrıs Postası’nda 2 Şubat 2025 tarihinde bir yazı kaleme alan Ertanç Hidayettin, özetle şöyle yazdı:

“...Londra’da düzenlenen önemli etkinliklerden katılabildiğim tek etkinlik Cemal Yıldırım’ın Süt Babam belgesel filmi oldu. Londra Kıbrıs Türk Toplum Merkezi salonunu dolduran bizlere çok duygusal bir gece yaşattı film. Ne kadar daha önce hakkında çok şeyler okumuş olsam da ben de herkes gibi filmi izlerken gözyaşlarımı tutamadım. Savaşın korkunç pençesinde yaşarken dahi insanlıklarını unutmayan kahramanların öyküsü olan bu tür filmlere çok gereksinimimiz var.

Usta yönetmen Cemal Yıldırım’ı BRT’de yayınlanan belgeselleri ile tanıyorduk. Onun ve Süt Babam filminin kahramanı, değerli eşi Birgül Kılıç Yıldırım’ın aramızda bulunup sorularımıza, yorumlarımıza yanıt vermesi etkinliğe katılanlar için büyük bir mutluluktu.

Bebek Birgül’e tüm risklere rağmen Lefkoşa Rum kesiminden Nan Pelargon sütünü bulup sağlayan ve belki de bebeğin hayatını kurtaran Andreas Efstathiou ile Mehmet Hulusi Kılıç ve aileleri arasındaki, yaşamları sonlanana kadar devam edecek dostluk umarım barış adına çok güzel bir örnek teşkil eder. Etmeli de. Ne mutlu bize ki bu güzel insanların örnekleri gibi daha birçok umut kaynağı olan yaşanmış öyküler bulunmaktadır.

Süt Babam filmini Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar birlikte izledik. Ben katılamadım ama 24 Ocak tarihinde gösterilen Yeşil Hat’ın Hikayesi filmini de. Londra’da Nisan 2024 tarihinden beri Kıbrıs ile ilgili dört değerli film izlemenin mutluluğunu yaşadık. Panikos Hrisanthu’nun Niyazi Kızılyürek ile ortak yapımı olan Çiçekler ve Kurşunlar belgeseli, yukarıda bahsettiğim Süt Babam belgeseli, yine Panikos Hrisanthu’nun Yeşil Hat’ın Hikayesi ve genç yönetmen Ceyhun Sesigüzel’in Bölünmüş Ada belgeseli. Hepsi de ezber bozan, Kıbrıs sorununa insancıl açıdan bakan değerli filmlerdi.

Kıbrıs’ta barış için uğraş veren tüm sanatçılarımıza, akademisyenlerimize, sivil toplum örgütlerimize ve barış aktivistlerimize minnet borcumuz var. Kıbrıs’ta barış, onların özverili çabaları sayesinde mümkün olacaktır. Siyasetçilere rağmen.”

*** GEÇMİŞLE YÜZLEŞMEYE DAİR YAZILAR...

“Naziler, antisemitizm ve Holokost...”

Tomas Tengely-Evans/SOCIALIST WORKER

Nazi soykırımından ders çıkarmalı ve ‘Bir Daha Asla’yı bir slogan olmaktan çıkarmak için mücadele etmeliyiz.

Auschwitz Birkenau ölüm kampı 80 yıl önce bu hafta özgürleştirildi. Kamp, Nazilerin antisemitik ideolojisi tarafından yönlendirilen endüstriyel bir ölüm makinesinin merkezinde yer alıyordu.

Naziler, 1941 ve 1945 yılları arasında Avrupa’daki Yahudi nüfusunun üçte ikisini oluşturan altı milyondan fazla Yahudi’yi öldürdü.........

© Yeni Düzen