Irak yine beni yanıltmadı
3 Kasım 2025 tarihli “11 Kasım öncesi Irak’tan fısıltılar” başlıklı yazımda tam olarak şöyle yazmıştım:
“Erbil, Bağdat, Kerkük, Duhok, Zaho’yu gezdim. Bağdat dışında her yerde bir coşku var. Bağdat dışında diyorum çünkü orada “fırtına öncesi sessizlik” var gibiydi. Herkes suskun bir şekilde seçimin bir an evvel bitmesini istiyor.
BAĞDAT; derin bir sessizliğe teslim. Herkes ve her şey ruhunu kaybetmiş gibi. “Fırtına öncesi sessizlik” mi desem “pes etmişlik” mi desem tam olarak bilemiyorum fakat Bağdat Yönetimi ve bilhassa Haşdi Şabi 11 Kasım Seçimine “Fransız kalmayı” tercih ediyor. Haşdi Şabi ABD’nin korkusundan sesini bile çıkaramıyor. Irak’a hükmeden Haşdi Şabi’nin bu çekincesi Iraklılar arasında bir tedirginlik yaratıyor çünkü Haşdi Şabi düşünüldüğü gibi sadece İran yanlısı Şiilerden oluşmuyor. Haşdi Şabi “derin bir strateji” ile Irak’ta bulunan tüm dini-mezhebi-kültürel halklardan oluşan bir yapı tesis ederek herkese dokunmuş, kazandırmış ve böylelikle her yerde güç bulmuş.
Bağdat Parlamentosu 11 Kasım Seçimi sonrasında renkli ve zorlu bir yapıya sahip olacaktır. Bu renkli yapıya pek alışkın olmayan ve maalesef “demokrasiyi tam olarak sindiremeyen/uygulayamayan” Irak’ta bu renkli parlamentonun uzun vadeli devam edeceğine ihtimal vermiyorum. Yeni bir seçim ya da yeni bir fırtına olabilir Irak ufkunda!“
Ve aradan geçen yaklaşık bir ay sonrasında 3 Kasım tarihli yazımda ne kadar yerinde ön görülerde bulunduğumu görüyorum. Irak’taki........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein