menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dünya hakkında yanılmamızın on nedeni

8 0
25.03.2025

Felaketler, krizler, cinayetler... Gazetelere, televizyona veya sosyal medyaya göz attığımızda gördüğümüz şey genellikle bunlardır. Dünyanın her geçen gün daha kötüye gittiği, siyasetin tamamen yozlaştığı, toplumun ahlaki bir çöküş yaşadığı, ekonominin battığı gündemdedir.

Dünya bu kadar dramatik bir yer değil. Ancak insanlar, çoğu zaman gerçek tam önünde olsa bile göremez. Bunun nedeni, algılarımızın çoğunlukla duygular, önyargılar ve içgüdüler tarafından şekillendirilmesidir. Oysa algılar genellikle gerçeklerle örtüşmez. Hans Rosling, Factfulness kitabında dünya görüşümüzü bozan on içgüdüyü ve bundan nasıl kurtulabileceğimizi anlatıyor. Kitap yoksulluk, eğitim, yaşam süresi ve nüfus gibi konularla ilgili 13 soruluk bir testle başlıyor. Sonuçlar oldukça çarpıcı. Gapminder Vakfının web sitesinde bu testi bulabilirsiniz. Ben 13 sorudan dördünü doğru yapabildim. Dünya genelinde insanların bu sorulara doğru cevap verme oranı yüzde 7. Rosling, bu teste rastgele cevap veren bir şempanzenin bile çoğu insandan daha iyi sonuç alabileceğini söylüyor. Bunun iki nedeni var. Biri insanlar bir bilgiye sahip ama bu bilgilerin modası geçmiş. Diğeri insanların dünya görüşlerini bozan içgüdüleri.

Olumsuzluk içgüdüsü “Dünya her geçen gün daha kötüye gidiyor" en sık duyduğumuz cümle. Savaşlar, soykırım, terörizm, cinayetler, ekonomik sorunlar, iklim krizi… Dünyada yaşanan kötü şeyleri fark etmek kolaydır çünkü medyada gösterilen genellikle kötü haberlerdir. Öte yandan, iyi şeyler pek karşımıza çıkmaz. Rapor edilmeyen milyarlarca ilerlemeyi fark etmek ise çok daha zordur. Burada önemli bir noktaya dikkat çekmek gerekir. Ciddi sorunların varlığını kimse göz ardı etmiyor. Bu, dünyanın karşı karşıya olduğu zorlukları küçümsemek ya da dikkati bu sorunlardan uzaklaştırmak anlamına gelmez. Bununla birlikte, kaydedilen ilerlemeleri görmezden gelmek de insanı bir o kadar strese sokar ve yanıltır. Bir şeylerin hem kötüye gidebileceğini hem de bazı yönlerden daha iyi olabileceğini unutmamak gerekir. Düşünürken ve olayları değerlendirirken sorunlara dengeli bir bakış açısıyla yaklaşmak önemlidir.

Tekil bakış açısı........

© Yeni Birlik