Yapay zekâ hâkim olabilir mi?
Gazete haberlerinden Fas Krallığında yapay zekâ teknolojisinin mahkemelerde karar alma sürecinde kullanılmasına ilişkin bir haber vardı.
Normal olarak, gelişen yapay zekâ teknolojileri, hayatın pek çok alanında önemli değişikliklere neden olmuştur ve hukuk sisteminin de bu dönüşümden etkilendiği açıktır. Ancak yapay zekânın yargı süreçlerinde “hâkim” rolünü üstlenip üstlenemeyeceği, ciddi etik, felsefî ve pratik tartışmaları beraberinde getirmiştir. Bu yazıda, yapay zekânın hukuk sistemine etkisi, özellikle (tacit knowledge) “örtük bilgi” ve adaletin insanî boyutu üzerinde duracağız.
Hukukî karar verme süreçleri, sadece yazılı kuralların uygulanmasını değil, aynı zamanda örtük bilgi (tacit knowledge) gibi insana özgü unsurların değerlendirilmesini gerektirir. Örtük bilgi; jestler, mimikler, tutumlar ve toplumsal/kültürel bağlam gibi doğrudan ölçülemeyen, ancak yargılama sürecinde büyük öneme sahip olan unsurları içerir.
Yapay zekâ, açık ve yapılandırılmış verilerle çalışmaya odaklı bir sistemdir. Ancak örtük bilginin yorumlanması sezgi, deneyim ve insanî algılama gerektirir. Örneğin:
Sanığın Tutumu: Bir sanığın duruşmadaki davranışlarının samimi olup olmadığını anlamak, sadece kelimelerden değil, beden dili ve duygusal ifadelerden de........
© Yeni Asya
