menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Fen ve sanat silâhıyla cihad edeceğiz

23 15
04.08.2025

26 Şubat 1324 (11 Mart 1909), Volkan, Sayı: 70, Sayfa: 3.

Biz “Kàlû belâ”dan cemiyet-i Muhammedîde (asm) dâhiliz. Cihetü’l-vahdet-i ittihadımız tevhiddir. Peyman ve yeminimiz imandır. Madem ki muvahhidiz; müttehidiz.

Her bir mü’min i’lâ-yı kelimetullah ile mükelleftir. Bu zamanda en büyük sebebi, maddeten terakkî etmektir. Zira ecnebîler fünun ve sanayi silâhıyla bizi istibdad-ı manevîleri altında eziyorlar. Biz de fen ve sanat silâhıyla, i’lâ-yı kelimetullahın en müthiş düşmanı olan cehil ve fakr ve ihtilâf-ı efkâra cihad edeceğiz.

Amma cihad-ı haricîyi Şeriat-ı Garranın berâhin-i kàtıasının elmas kılıçlarına havale edeceğiz. Zira medenîlere galebe çalmak ikna iledir, söz anlamayan vahşîler gibi icbar ile değildir. Biz muhabbet fedaîleriyiz; husumete vaktimiz yoktur.

Cumhuriyet ki (HAŞİYE) adalet ve meşveret ve kanunda inhisar-ı kuvvetten ibarettir. On üç asır evvel Şeriat-ı Garra teessüs ettiğinden, ahkâmda Avrupa’ya dilencilik etmek, din-i İslâm’a büyük bir cinayettir ve şimale müteveccihen namaz kılmak........

© Yeni Asya