menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kostroma’daki çocuklar

5 12
20.07.2025

“Haksız insafsızdır. Bir dirhem menfaatini kırk dirhem istirahat-ı umûmiye için bırakmaz. Haklı adam ise insaflı olur. Bir dirhem hakkını, sükûnet-i umûmiyedeki kırk dirhem arkadaşının menfaatine fedâ eder, bırakır.” Hak olan bir davada geri adım atmak değil ancak, şartların ağırlığıyla, sıkıntıyla, ruh darlığıyla inâdî tutum serdedenlere, “tamam, sizin köy daha büyük” diyerek, menfî duyguların tesirindeki muhatabı teskin edip, sükûneti temin etmeyi tavsiye eden, tedavi edici bir yaklaşımdır.

Ve çocukların burada hissesi vardır. Örnekteki gibi “haksız ve insafsız” oldukları için değil, henüz olgunlaşmadıkları için. Misaldeki insan, tavrından anlaşılıyor ki olgunlaşmamış, ervâh-ı hamdan biridir. Bu sebeple “çocuk mizaçlı” denilebilir. Lüzumsuz bir konuda asabî bir inat, çocuklarda sıklıkla görülür. Bizim havalide böylesine “katmer diktiren” denir. Annesinin katmeri bölerek verdiğini gören çocuk, bunun gelişmekte olan kişilik alanına bir müdahale olduğunu düşünür herhalde ve başlar nizâya. Hadise karşısında çaresiz anne katmeri diker, minareyi doğrultur, kişilik alanını savunarak koruma altına alan çocuk ise teskin olur. Dikilecek katmer ya da........

© Yeni Asya