Silâhsız müzakere durumu
Kurmay ekibin bulunduğu Kandil’den, söz konusu çağrıya hemen ertesi gün olumlu cevap geldi. “Liderimizin emrindeyiz” denildi.
Öcalan’ın kendi el yazısıyla hazırlayıp taraftarlarına sunduğu yeni açıklama, toplumun bir kesimi tarafından ihtiyatla karşılanırken, diğer bir kesimi tarafından memnuniyetle alkışlandı. (*)
Memnuniyetlik, silâhların bırakılması ve örgütün kendini fesh etmesinin istenmesi sebebiyledir. Ateşli silâhların kullanılmaması, kan ve gözyaşının akıtılmaması, her sağduyu sahibini elbette memnun eder ve etmeli. Tabii, önemli olan fiiliyatta buna uyulup uyulmayacağı hususudur. Bunu da zaman gösterecek.
Bununla beraber, bu örgütün bundan böyle başta Türkiye ve Suriye (Rojava) olmak üzere, Irak ve İran’ı da içine alan parçalı coğrafyada siyasî mücadele ve müzakereye ağırlık vereceği anlaşılıyor. Bu noktada önem arz eden husus şudur: Onların ifadesiyle “demokratik mücadele ve müzakere”yi kiminle ve nasıl yapacaklarıdır. Eğer içinde yaşadıkları toplumun meşrû yönetimleriyle, özellikle parlamentoları ile anlaşma yoluna giderlerse, bundan Türkler, Kürtler, Araplar ve Acemlerin ekserisi herhangi bir tedirginlik içine girmeden gelişmeleri hayra yorabilirler. Şayet, ecnebilerle, İsrail, ABD ve İslamiyet düşmanı bazı Avrupa devletlerine sırtlarını dayama cihetine giderek süreci........
© Yeni Asya
