menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Çıkış yolu Bediüzzaman’da

8 2
23.03.2025

O, bu tesbitleri 110 küsur yıl önce seslendirmeye başladı. “Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilaftır” deyip, bu üç düşmana karşı sanat, marifet, ittifak silâhlarıyla cihad edilmesi gerektiğini vurguladı. Ve cihada böyle bir yorum getirdi.

Tâ o zaman, “Milletin kalb hastalığı zaaf-ı diyanettir” diyerek, bunu takviye ile sıhhat bulabileceğini ve bu takviyenin de, dinin temelini oluşturan imanı taklidî olmaktan çıkarıp “tahkikî” hale getirmekle mümkün olabileceğini ifade etti.

İmanı tahkikî kılmanın formülünü ise, “vicdanı dinî ilimlerle ve aklı modern fenlerle aydınlatmak;” Kur’ân’ı ve kâinatı, aynı Yaratıcının “kalemi”nden çıkıp birbirini tefsir eden kitaplar olarak okumak şeklinde tarif etti. Eserlerindeki izahlar, baştan sona bu tarifin açılımı niteliğinde.

Said Nursî’nin yaklaşımı, doğru ve ideal tevhid-i tedrisat yorumuna da temel oluşturuyor.

Onun geçen yüzyılın başında........

© Yeni Asya