menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

47 yılın hatırasını topladım (2)

13 0
saturday

Ege'linin biri gelmiş Horasan'aaa... Goymuşlar önüne açık limonlu çay. Yanıbaşında minik minik doğranmış kesme şeker. Misafir ev sahibine bakıp bir parça kesme şeker ağzına atıp bir yudum çayla götürüyormuş. Ev sahibinin canı gidirmiş. O zamanlar kıtlama şeker de zor bulunirmiş. Sonunda dayanamayıp

“Hanım! Misafire toz getir.”

Hanım bir kapta içinde bir kaşıkla toz şeker getirmiş.

“Buyrun siz çayınıza toz şeker atın”

“Ben toz şekerle asla içemem. İçimi yakıyor.”

"İyi de gardaş böyle de benim cebimi yakıyor" demiş, kahkahalarla gülüşmüştük. Çünkü o Ege'li bendim.

Nihayet birgün kapı çalındı. Yenge kapıyı açtığında ikisi de rahmetli Hacı Muhlis ve Hacı Fikri kapıdaydı.

“Hadi artık bakalım! Misafirlik bitti, sizi evinize götürmeye geldik,” dediler. Aman Allah'ım! Bir de ne görelim? Temelli Palas Oteli kapanmış, onun bir katını bize kiralamışlar. Tam da bizim eşyalarımıza göre. Beş oda, iki........

© Yeni Asya