menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İsrail’in işgali kalıcılaştırılıyor

16 7
18.10.2025

“Barış plânı” olarak propaganda edilen “Trump’un planı”nda Filistin halkının haklarıyla ilgili hiçbir teminatın olmadığı, mazlumun kaderinin zâlime ihale edildiği ortada.

Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre 50-60 bini çocuk en ez 150 bin sivilin katledildiği soykırımın hesâbının sorulmayıp cezasız bırakılan İsrail’in daha ilk günde “sınırı geçtiler” denilerek altı Filistinliyi katli, günlerdir “lojistik sebepler” uydurmasıyla Refah kapısının kapatılıp 600 insanî yardım TIR’ının Gazze’ye alınmaması ihlâlleriyle muallel hâle gelen “ateşkes”in içyüzü açığa çıkıyor.

Aslında enkaz altında kalıp aranan “rehinelerin cenazelerinin verilmediği” bahanesiyle İsrail ordusunun yeniden Gazze’yi bombalaması, Netanyahu’nun “Yeniden saldırırız!”, Trump’un “Plana uymazlarsa öldürürüz!” tehditlerini savurmaları, en son İsrail’in Lübnan’a havadan saldırısı maksadı bir defa daha deşifre ediyor.

Yeni Yol Meclis Grubunda konuşan Deva Partisi Genel Başkanı Babacan’ın, “İşin pazarlanışı ayrı özü ayrı. 13 Ekim akşamı Şarm El- Şeyh’de imzalanan ve ‘Abraham anlaşmaları’nın genişletilmiş hali olan ‘plân’da Filistin yok” analizi, vaziyeti ele veriyor.

Zira “yandaş medya” ve Saray trollarınca âlâ-yı vâlâyla “zafer!” diye lanse edilen “plan”la barışın değil, işgale direnişe “terör” yaftasıyla İsrail’in güvenliğinin merkeze alındığı görülüyor.

En çarpıcısı da, “plan”da Filistin davasının meşruiyetinin temel referansı olan ve on yıllardır mücadelesi verilen 242 ve 338 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararlarına, İsrail’in 1967 sınırlarına çekilmesine,........

© Yeni Asya