menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Konuşmak ve susmak (2)

22 0
06.07.2025

Rahmetli Yavuz Bahadıroğlu’nun şöhretinde payımın ciddî olduğunu -yine- “kendisinden” öğrenecektim.

Gazetede yazmış: “Her okulda [mı; şehirde mi?!] bir Ali Hakkoymaz olsa Türkiye’nin okuma oranı şöyle böyle olur.” gibisinden…

(Bir ağabeyim iletmişti bana bu sevincini; gazeteyi okuyunca. Bunu özellikle yazdım ki genç meslektaşlarım önce kitap okutmayı sevdirerek işe başlasınlar. Kendi keyiflerine göre olsun kitap listeleri de. Benim gibi gençliğin heyecanı ile dayatması olmasın!)

Sonra sonra tavsiyelerim çok çok renklendi elbet. Birçok yazarı daha ekledim listeme. Acemilik ve sınırlar öyle kolay atılmıyor ki… İşe bugün başlasam tavsiye açımı çok daha geniş tutarım elbet.

Ziya Osman’ın Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi’nden, Değişen İstanbul gibi edebiyatınızın köşetaşlarından başlarım işe meselâ. “Hatır” için kitap tavsiye etmezdim. Edebî değeri gözetirdim önce de… Ben neyi ne kadar biliyordum ki… Adımları mı öyle ataydım! Geçti o günler.

Sonra Cahit Sıtkı’nın hikâyeleri… Çocukları “pat” diye tarihin eskimiş sokaklarına götürmezdim. “Eski hâl muhal…”i öğrenene kadar; olacaklar oluyordu.

........

© Yeni Asya