Adalet bu değil ve bu adalet değil…
Geçen günlerde yaşanan TÜSİAD kapışmasından sonra “üç aydır fırtına gibi esen İstanbul Başsavcılığı ne yapmak istemektedir” sorusunu, baş başa sohbet ya da kol kola muhabbet sırasında bazı mesai arkadaşlarımıza sorduk.
Ve…
Bazıları AKP iktidarının halen de -kerhen de olsa- destekçisi görünen bu hukukçu dostlarımızın süzülmüş kanaatleri özetle şöyle:
-Ulusalcı antidemokratlar ile muhafazakâr antidemokratların devlet içindeki çatışması, bağımsız olması ve tarafsız kalması gereken yargıyı da alet eden bu tür art niyetli operasyonlar olarak ortaya çıkıyor olabilir.
-“Batı’dan sermaye ve mali destek gelmesi için ekonomimizin Batıya güven vermesi lazım, insan haklarına riayete dönelim” diyenler ile “Batı’nın da insan haklarının da canı cehenneme, biz bize yeteriz, bizim bizden başka dostumuz yoktur…” diyenler arasındaki ideolojik çatışma, yargıya da bu tür karanlık operasyonlar olarak sirayet ediyor olabilir.
-Görünen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve gölge/hayalet cumhurbaşkanı Bahçeli’ye yaranmak için “Vur de vuralım, öl de ölelim” diyenlerin sayıları artıyor. “Öldür de öldürelim, tutukla de bütün ülkeyi hapishane yapalım” diyen “görünüşte fedailer”, insan haklarını ve hukukun........
© Yeni Asya
