O masanın hakimi de olabiliriz!
O masanın hakimi de olabiliriz!
ZEKERİYA SAY
Aylardır yolsuzluklarla, hırsızlıklarla ve şaibeli kongrelerle Türkiye’nin gündemini meşgul eden CHP yüzünden, yaşanan güzel gelişmeleri gözden kaçırıyoruz.
Geçmişte Haçlı karşısında el pençe duran siyasetçilerimizin, artık ne içeride ne dışarıda hiç kimsenin önünde eğilmediğini ıskalıyoruz.
Hatırlayınız!..
İktidarda olduğu dönemlerde dindar insanlara zulmetmesine rağmen, Bülent Ecevit’in ABD Başkanı Clinton karşısındaki el pençe duruşu, milletçe bizleri nasıl üzmüştü.
Hakeza…
Merhum Necmettin Erbakan’ın, 28 Şubat sürecinde asker bloku karşısında o meşum MGK dayatmasına muhatap olduğunda kartel medyası tarafından “ter döktüğü” şeklinde atılan manşetler hala hafızalarımızda.
Ya da…
Alnı secdeli subayların eften püften gerekçelerle TSK’dan ihraç edildiği Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantılarındaki, darbe günlerinden kalma oturma düzenine ne demeli…
Ülkeyi seçilmişler mi yönetiyordu yoksa atanmışlar mı belli değildi.
Başbakanlarla yan yana oturan Genelkurmay Başkanları, adeta “memleketi birlikte yönetiyoruz” edasıyla nasıl da kasım kasım kasılıyorlardı.
Bu nahoş manzara, 2011 yılına kadar devam etti.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ile üç kuvvet komutanının “toplu emeklilik kararı” ile görevden ayrılması üzerine bu şımarıklığa bir son veren Erdoğan, 1 Ağustos 2011’de gerçekleşen Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısında oturma düzenini değiştirerek, masayı askerlerle paylaşma uygulamasına son verdi.
Başbakan’ın........
© Yeni Akit
