menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Halkın borcunu bırak da CHP’li belediyelere bak!

35 27
17.10.2025

Halkın borcunu bırak da CHP’li belediyelere bak!

ZEKERİYA SAY

Çok partili sisteme geçildiğinden beri Türkiye’de, “vaadin yoksa seçmenden oy alamazsın” şeklinde yanlış bir inanış gelişti.

Bu yüzden, seçimlerden zaferle çıkmak isteyen siyasi parti temsilcileri desteksiz vaatlerde bulunmayı alışkanlık haline getirmişti.

“Milletimize yapmayacağımız şeyi söylemedik, söz verdiğimiz her şeyi de yapmak için gece gündüz çalıştık” diyen Başkan Tayyip Erdoğan dışında, hemen hemen her siyasetçi maalesef bu kolay yola tevessül etti.

Mesela; “yüksek faiz” yalanıyla halktan topladığı paralarla firar eden “Hortumcu” Cem Uzan, “Mazot 1 TL olacak”, “Emekliye 14 maaş verilecek”, “İl sayısı 250 olacak” vaadiyle hatırı sayılır bir oy almıştı.

Sadece siyasetten menfaat devşirmeyi düşünenler değil, muteber politikacılar da maalesef bu taktiği yıllarca kullandılar.

Deniz Baykal, yıllarca “milli gelirin yüzde 2’sini yardım paketi olarak yoksullara dağıtacağını..”

Erkan Mumcu, “2 yıl içerisinde iş bulamadığı için çalışmayana, iş bulacağını..”

Tansu Çiller, “Herkese bir ev bir araba vereceğini…”

Mehmet Ağar, “Herkese daha iyi araba, daha iyi ev ve çocuklarına daha iyi tatil imkanı sağlayacağını..”

İsmail Cem’in YTP’si, “Herkesin tansiyonunun bedava ölçüleceğini..”

PKK’nın siyasi uzantısı DEHAP, “Dağda silahlı genç kalmayacağını..”

Şu sıralar söylemleriyle videoları izlenme rekorları kıran Besim Tibuk da “Casinoların devlete bağlı olacağını..” vaat etmişti.

Siyasete “abdest tazeleyerek” adım atan, veda edeceği sırada ise “Başörtülüler Arabistan’a” diyecek kadar ileri giden Süleyman Demirel ise “Kim ne veriyorsa........

© Yeni Akit