menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

‘Aileyi Koruma’ derdimiz ve hâl çaresi olarak da ‘Kıblegâh Evlerimiz’

58 13
28.09.2025

‘Aileyi Koruma’ derdimiz ve hâl çaresi olarak da ‘Kıblegâh Evlerimiz’

Yaşar Değirmenci

Tefekkür sayfamızdaki köşeme Abdülaziz Kıranşal kardeşimin yazısını misafir etmek istiyorum. Her gün yazsak bitmeyecek ‘aileyi koruma’ derdimiz ve hâl çaresi olarak da ‘Kıblegâh Evlerimiz’in olduğu hususunu da hiç unutmadan okuyalım.

Evlerimiz Emperyalizme Karşı Direniş Karargâhlarımızdır

“Emperyalizmin ve Siyonizm’in bugün yeryüzünde kurduğu zulüm düzeni gibi Hz. Musa’nın peygamber olarak gönderildiği dönemde de yeryüzünde bir zulüm, haksızlık, adaletsizlik ve sapkınlık düzeni kurulmuştu.

Firavun yeryüzündeki siyaseti, Hâman bürokrasiyi, Karun ekonomiyi, Bel’am ise dini alanı kontrol altına almıştı. O dönemdeki Müslümanların bu zulüm sistemi içerisinde neredeyse kıpırdayacak halleri bile kalmamıştı.

Müslümanlar Allah’tan bir kurtuluş, bir çıkış ve ne yapacaklarına dair bir strateji bekliyorlardı. İşte tam bu dönemde Rabbimiz, Hz. Musa’ya ve kardeşine, “Kavminiz için Mısır’da evler hazırlayın, evlerinizi kıblegâh evler yapın (karargâh, namazgâh, mescit, ibadet mahalli) ve namazlarınızı dosdoğru ikame edin! (Ey Musa!) İnananları (Allah’ın yardımıyla) müjdele” (10 Yunus, 87) emrini verdi.

Bu emir, direnişin, mücadelenin, başkaldırının ana karargâhının evler olacağını, bu çetin savaşın başkomutanlığını anne ve babaların yapacağını, bu evlerden yetişecek nesillerin ise Firavunun kurduğu........

© Yeni Akit