Ruhsuz, kimliksiz ve bilinçsiz eğitim ajan da yetiştirir hain de
Ruhsuz, kimliksiz ve bilinçsiz eğitim ajan da yetiştirir hain de
Ertuğrul Akar
Bir toplumun çöküşü, çoğu zaman cephanesi tükendiğinde değil; hafızası silindiğinde başlar. Çünkü tarihini bilmeyen nesiller, geleceğini başkalarının elinden almaz; tersine, başkalarının yazdığı geleceğe razı olurlar.
Bugün Türkiye’nin önündeki en büyük meselelerden biri, sadece ekonomik ya da siyasi değildir. Asıl mesele, eğitim sistemimizin ruhsuzlaşmasıdır. Yani gençlerimizin tarih bilincinden, milli kimlikten ve kültürel derinlikten kopmasıdır.
Eğitim müfredatına bakın: Osmanlı tarihi birkaç sayfayla geçiştirilir, Selçukludan neredeyse hiç bahsedilmez. Cumhuriyet dönemi ise ya ideolojik bir övgü kitabına dönüşür ya da siyasi tartışmaların malzemesi olur.
Oysa tarih, bir ideolojinin değil; bir milletin ortak hafızasının aynasıdır. Biz o aynayı kırdık. Parçalardan birini tutan “sadece Osmanlıcı”, diğerini tutan “sadece Cumhuriyetçi” oldu. Ortadaki gerçeği ise kimse göremez hale geldi.
Bir İngiliz çocuğu, Shakespeare’i, Newton’u, Churchill’i;
bir Fransız çocuğu, Napolyon’u, Victor Hugo’yu, De Gaulle’ü
ulusal hafızasının bir parçası olarak öğrenir.
Bizim çocuklarımız ise kendi tarihinin kahramanlarını bile bazen birer “tartışma konusu” olarak öğreniyor.
Fatih Sultan Mehmet’i “savaşçı mıydı yoksa barbar........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d