Türk sosyalizmi tartışmaları-V (Memleketçi sosyalizm)
Yıldırım Koç yazdı…
Şevket Süreyya Aydemir, “Türk Sosyalizmi” konusundaki yazılarını, “Memleketçi Sosyalizm” biçiminde adlandırdığı yeni bir kavramla sürdürdü. Ancak bu kavram tutmadı. Şevket Süreyya Aydemir, “memleketçi sosyalizm” kavramını da kullanarak, “Türk Sosyalizmi” konusundaki görüşlerini daha etraflı bir biçimde ele aldı.
Şevket Süreyya Aydemir, Yön’ün 23 Ocak 1963 tarihli sayısında (Sayı 58) yayımlanan “I-Memleketçi Sosyalizmin İlkeleri” yazısında şu görüşleri ifade etti:
Türk sosyalizmi, memleketçi sosyalizmdir. Memleketçi sosyalizm, azgelişmiş ülkelerde, milli kurtuluş hareketinin ilerici bir devamıdır.
Memleketçi sosyalizm, memlekette faydanın, halk için ve halk yararına ayarlanmasıdır. Onun için memleketçi sosyalizm, demokratik bir zemin üzerinde gelişir. Memleketçi sosyalizm demokrasiyi inkar etmez, ikmal eder. Türk sosyalizmi, Türk demokrasisinin, halk için ve engelsiz gelişmesidir.
Türk sosyalizmi ve memleketçi sosyalizm için halkçılık, memlekette FAYDA’nın halk için ve halk yararına düzenlenmesidir.
Hulasa Türk sosyalizmi hakiki halkçılık hareketidir. Atatürk zihniyetinin arka plana atılmış en aktif ilkelerinden biri olan Halkçılık, Türk sosyalizminde ön planda yer alır. Bütün itibarını kazanır. Her şey halk yararına. Her şey halk için. Her şey, halkla beraber.
Memleketçi sosyalizm, ileri devletçiliktir. Atatürk ilkelerinde yer alan fakat 1950-1960 arasında bütün tatbikatı ve organları soysuzlaştırılıp, 27 Mayıs’tan sonra ise istemeyerek, fakat maalesef dondurulan devletçilik tatbikatını kurtarmak, Türk sosyalizminin ilk çabası olmalıdır. Fakat bu kurtarma kafi değildir.
Türk sosyalizmi Anayasaya karşı değildir. Anayasanın, sosyal devlet anlayışını, yeni ilkeler ve organlarla zenginleştirmek, Anayasanın sosyal devlet anlayışını bir terim olmaktan çıkararak bir müessese haline getirmek, hulasa halk yararı anlamını kanun yoluyla halka ulaştırmak, Türk sosyalizminin hukuki mücadelesinde esastır.
Bu sebeple, şimdi Anayasamızın devlet yapımıza malettiği karma ekonomiyi de Türk sosyalizmi reddetmez.
Türk sosyalizmi karma ekonomiyi reddetmez. Ama oligarşiyi, yani toplumun üstünde ve toplum işlerini kendi yararına işletmek isteyen bir zümre hakimiyetini reddeder. Aşırı, imtiyazlı, müsrif bir servet hiyerarşisine karşıdır. Ondokuzuncu yüzyıl manasında ve misalinde başıboş ve sömürücü bir kapitalist........© Veryansın TV
