Sağcı, solcu, yancı...
Sosyal medya paylaşımlarının altına olumsuz yorumlar yazarak yoğun mesai yapan bir kitle var. Üretilen fikirlere katılmamak üzere sanki ant içmişler. Bir yerlere “Tamamen saçmalık, boş beleş bir yazı, vakit kaybı” gibi cümleler yazmışlar. Yapıştıra yapıştıra geziyorlar. Tepeden bakan bir tavırla “Ne diyon sen dayı?” veya “Facebook ileride solda” türünden cümleleri de sıkça kullanıyorlar.
Bir süredir bu insanların psikolojilerini anlamaya çalışıyorum. İnsan niçin böyle bir mesai yapar acaba diye düşünüyorum. İşin içinden çıkamıyorum.
Paylaşımların gerçekten saçma ve zaman kaybı olduğunu kabul edelim. O zaman insan kendisine şu soruyu sormaz mı?
Ben bütün zamanımı niçin saçma sapan yazılar okuyarak harcıyorum. Bir de üstüne niye yorum yazıp cila çekiyorum. Benim işim gücüm yok mu ya? Niye böyle boş beleş bir hayat yaşıyorum?
Bu sorular sorulsa muhtemelen şöyle bir cevap gelecek: Ben bir fikir üretemiyorum. Hayatta bir amacım yok. Kitap okumak da zor geliyor. O yüzden sosyal medyada gezinip, üretilen fikirlere karşı çıkıyorum.
Galiba bu cevap hoşlarına gitmeyeceği için soruyu da sormuyorlar. Ve asla katılmadıkları saçma sapan yazıları okuyarak ve altına zehir zemberek yorumlar yazarak........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d