ABD’nin Uluslararası Sistem Üzerindeki Etkisi ve BM’de Üyeliğinin Tartışılması: Hukuki ve Politik Perspektifler
Amerika Birleşik Devletleri (ABD), 20. yüzyıldan itibaren uluslararası sistemde hegemon güç olarak konumlanmıştır. Bu konum, ekonomik, askeri ve politik alanlarda geniş etki alanı yaratmıştır (Walt, 2018). ABD’nin dünya siyasetine müdahaleleri, özellikle askeri ve ekonomik yaptırımlar yoluyla yürütülen stratejilerle öne çıkmaktadır. Modern dönemde ABD’nin Savunma Bakanlığı’nı “Savaş Bakanlığı” olarak adlandırmak, bu yaklaşımın sembolik bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu durum, ABD’nin dış politikasında agresif ve müdahaleci bir tutum sergilediğinin altını çizmektedir.
ABD’nin uluslararası alandaki müdahaleleri, yalnızca askeri eylemlerle sınırlı kalmamış, aynı zamanda ekonomik ambargo ve yaptırımlar yoluyla diğer devletleri politik olarak dizginleme stratejisini de içermiştir (Ferguson, 2020). Bu yaklaşım, özellikle gelişmekte olan ülkelerde ve BRICS ülkeleriyle ilişkilerde ciddi gerilimler yaratmıştır. ABD’nin küresel ekonomi üzerindeki etkisi, diğer devletler arasında rekabeti ve güvenlik kaygılarını artırmaktadır.
Günümüzde ABD, askeri üstünlüğü ve ekonomik gücü ile kendisini uluslararası normların üzerinde konumlandırma eğilimindedir. Ancak bu durum, uluslararası toplumun tepkisini de beraberinde getirmiştir. Uluslararası hukuk çerçevesinde devletlerin egemenliğine müdahale, BM Antlaşması’na aykırı olarak değerlendirilmektedir (UN, 1945). ABD’nin müdahaleci politikaları, dünya kamuoyunda olumsuz algılanmakta ve uluslararası meşruiyetini zayıflatmaktadır.
Bu makale, ABD’nin uluslararası sistemdeki rolünü, askeri ve ekonomik müdahalelerini, uluslararası toplum üzerindeki etkilerini ve BM çerçevesinde üyeliğinin askıya alınmasının hukuki ve politik gerekçelerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Çalışma, öncelikle ABD’nin müdahale politikalarını ve küresel tecrit süreçlerini tartışacak, ardından uluslararası hukuki ve politik çözüm önerilerini sunacaktır.
ABD’nin Müdahaleci Dış Politikası ve Ekonomik Ambargoları
ABD’nin dış politikası, tarihsel olarak müdahaleci bir karaktere sahiptir. Soğuk Savaş döneminden bu yana uygulanan askeri operasyonlar, küresel güç projeksiyonu açısından bir araç olarak kullanılmaktadır (Gaddis, 2005). ABD’nin Savunma Bakanlığı’nın “Savaş Bakanlığı” olarak adlandırılması, bu stratejinin sembolik bir yansımasıdır.
Ekonomik ambargolar ve yaptırımlar, ABD’nin uluslararası sistemdeki etkisini artıran temel araçlardandır. İran, Venezuela ve Kuzey Kore gibi ülkeler üzerinde uygulanan yaptırımlar, ABD’nin kendi politik hedeflerini dayatma stratejisinin........
© Turkish Forum
