ABD’nin Çöküş Süreci ve Küresel Etkileri: Yeni Bir Dünyanın Adımları
Amerika Birleşik Devletleri (ABD), II. Dünya Savaşı sonrasında küresel ekonominin lideri olarak önemli bir rol üstlenmiş ve dünya ekonomisinin P’sine yakın bir kısmını üretmiştir (Friedman, 2005). Ancak 2024 yılı itibariyle bu oran ’e gerilemiş ve ABD, küresel ekonomik hegemonya konusunda büyük bir gerileme sürecine girmiştir (Krugman, 2021). Bu değişim, yalnızca ABD ekonomisini etkilemekle kalmamış, aynı zamanda dünya genelindeki ekonomik, siyasi ve güvenlik dinamiklerini de derinden etkilemektedir. ABD’nin çöküşü, küresel ekonomik yapının yeniden şekillenmesine neden olurken, çok kutuplu bir dünya düzeninin kapılarını aralamaktadır.
ABD’nin Ekonomik Çöküşü
1. Küresel Ekonomideki Gerileme ve İstihdam Kaybı
ABD’nin küresel ekonomideki gücü, özellikle son üç on yılda önemli ölçüde azalmıştır. 1945 yılında dünya gayri safi milli hasılasının P’sini üreten ABD, 2024 yılı itibariyle bu oranı ’e düşürmüştür (Piketty, 2014). Bu dramatik düşüş, ABD’nin üretim sektöründeki gerileme ve özellikle mavi yakalı iş gücünün kaybıyla yakından ilişkilidir. ABD’nin küresel üretim merkezindeki rolü zayıflarken, hizmet sektörü ve finansal hizmetlerin ekonomik yapıyı domine etmesi, ülkenin sanayi ve imalat sektörlerinde büyük istihdam kayıplarına yol açmıştır (Mearsheimer, 2019).
Bu dönüşüm, yalnızca iş gücü piyasasını etkilemekle kalmamış, aynı zamanda küresel ticaretin doğasında da önemli değişikliklere yol açmıştır. ABD’nin üretim sektöründeki gerilemenin, Batı dünyasında “Refah Devleti” anlayışının sonlanmasına neden olduğu, Yahudi sermayesinin Avrupa ve ABD’den Asya’ya kaymasıyla daha da belirginleşmiştir (Rodrik, 2011). Bu süreç, küresel eşitsizlikleri artırarak, sosyal huzursuzlukları tetiklemiş ve ülkelerin iç ekonomik yapılarında büyük değişimlere yol açmıştır (Harvey, 2005).
2. Borç Krizi ve Ekonomik Zorluklar
ABD’nin borç yükü, küresel ekonomik düzenin en büyük tehditlerinden birini oluşturuyor. 2024 yılı itibariyle ABD’nin toplam borcu yaklaşık 40 trilyon dolara ulaşmış ve bu borç, ülkenin gayri safi milli hasılasının 5’ine ulaşmıştır (Roubini & Mihm, 2010). Bu durum, ülkenin ekonomik yapısında önemli dengesizlikler yaratmakta ve ABD’nin küresel ekonomi........
© Turkish Forum
