Yerelleşme merkezi devlete suikasttır – 1
Uzun zamandır ülkemizde merkezi hükümetin idarî ve malî yetkilerinin bir kısmının yerel yönetimlere devri ve böylece yerelde katılımcı demokrasinin gelişeceği konusunda yoğun propaganda yapılmaktadır. Bu yöndeki girişimlere 1980 faşist askeri darbesinden sonra iyice yol verilmiş olup, “yerelleşme” çağrıları özellikle ayrılıkçı kürt hareketinin sürekli isim değiştiren partilerince sahiplenilmektedir. Yerelleşmeye, demokrasi, insan hakları, özgürlükler gibi kavramları en çok ihlal eden Amerikan tezlerini kamuoyunda ısrarla savunan ve yabancı ülkeler (istihbarat örgütleri ve bağlantılı kurumlar) tarafından fonlanan dernek, vakıf, ajans gibi oluşumlarda yuvalanmış bayraksız dönek solcular da destek vermektedir.
Merkezi hükümetin idarî ve malî yetkilerinin bir kısmının yerel yönetimlere devri çabaları masum bir demokrasinin yaygınlaştırılması talebi midir? Yoksa arka planında saklanan emperyal bir plan var mıdır?
Osmanlının son dönemi
Aslında, “yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, yerinden ve etkin idare” gibi vatandaşa sunulan cazip öneriler, merkezi idarenin zayıflatılarak, millî devletlerin çözülmesini amaçlayan bir emperyalist tuzaktır. Ülkemiz bu tuzakla daha önce de karşılaşmıştır. Yakın tarihimizde bu konu, “adem-i merkeziyetçilik”[[i]] akımı olarak döneminde İngiliz ajanı olarak tanınan Sultan Abdülmecit’in torunu Prens Sabahattin[[1]] tarafından çok işlenmiştir. Yaklaşan Cihan Harbinde paylaşılacak olan Osmanlı İmparatorluğu’nun devlet yapısının zayıflatılması amacıyla kendisine İngiliz istihbaratı tarafından önerilen “Adem-i Merkeziyet” programını Paris’te Jön Türklere götüren ancak kabul görmeyip reddedilen Prens Sabahattin, programını daha sonra liberallerin kurduğu Osmanlı Ahrar Partisi marifetiyle İttihat ve Terakki Partisine karşı ideolojik olarak kullanmıştır.
Geçmişin Adem-i Merkeziyet programının içeriğine bakıldığında, programın izlerinin 100 yıl sonra bugünlerde bile gayet canlı olarak gündemde tutulduğu görülür.
Prens Sabahaddin, Adem-i Merkeziyet (Yerinden Yönetim) projesine “Hayat-ı Umumiye Islahatı” yani “Hükümet Teşkilatı Islahatı” adını vermişti. Prens Sabahaddin, projesini 8 ana başlıkta açıklamıştır:
1- Mahalli Hükümetler, 2- İnzibat, 3- Adliye, 4- Temellük (Mülkiyet) 5- Memleket Servetinin İşletilmesi ve Nafia Teşkilâtı, 6- Maarif ve Mektebler, 7- Maliye, 8-Heyet-i Tanzimiye.
Program bu sekiz alanda hükümet kurumlarının yeniden yapılandırılmasını ve bu alanlardaki merkeziyetçilikten vazgeçilerek yetkilerin mahalli idarelere (yerel yönetimlere) bırakılmasını ve eyalet sistemine geçilmesini öngörüyordu.
Osmanlının son dönemindeki çözülüşün gerçekleştiği bir ortamda kurtuluş çaresi olarak önerilmiş Prens Sabahaddin’in bu esasları içeren “Adem-i merkeziyet” projesi, eyalet sistemini getiriyor ve merkezden gönderilen değil, yerel unsurların yönetime katılması ve daha etkin olması ilkesini savunuyordu. Bu yapılanma, Avrupa’daki topraklarını yitirmiş olan Osmanlı’nın, yabancı devletlerin etkisiyle Asya’daki topraklarının da elinden kayıp gitmesini hızlandıracaktı. Art arda birçok isyanın baş gösterdiği, Prens Sabahaddin’in muhalifi olan İttihat ve Terakki yönetiminin giderek diktatörlüğe gittiği ve Alman yanlısı politikalar izlediği bir dönemde, İngiliz istihbaratının Prens Sabahattin’e yazdırdığı bu program Arap, Arnavut muhalefet hareketlerinin ayrılıkçılığının (séparatisme) açık bir şekilde sergilendiği dönemde Osmanlı merkezi idaresinin zayıflatılmasını amaçlamaktaydı. İngilizlerin uzun vadeli bu programı, yaklaşmakta olan Birinci Dünya Savaşı sırasında merkezi gücü zayıflatılmış Osmanlı İmparatorluğu ile yapılacak savaşta asker kaybını azaltmayı planlamaktan ibaretti…
* * *
[1] : İngiliz ajanı Prens Sabahattin: 2. Abdülhamit’in ve Vahdettin’in yeğeni. 1902’de başarısız darbeye karıştı, Paris’e kaçtı. 1906’da Teşebbüs-i Şahsi ve Âdem-i Merkeziyet Cemiyeti kurdu. 1908’de İstanbul’a döndü, 31 Mart Ayaklanmasına karıştı, serbest kaldı. 11.06.1913’de Sadrazam Mahmut Şevket Paşa suikastına karıştığı için gıyabında yargılanıp, idama mahkûm oldu, yurt dışına kaçtı.
[i] : © Turkish Forum
