Düşüncenin Cinsiyeti Olur mu?
Ben bir biyolog değilim. Bu yazı, sosyal pedagog olarak sahip olduğum deneyimlere, gözlemlere ve uzmanlık alanıma dayanan bir değerlendirmedir. Sosyoloji, psikoloji, pedagoji ve felsefe; mesleğimin ayrılmaz parçalarıdır. Bu nedenle gözlemlerimi yalnızca bireysel değil, aynı zamanda yapısal ve toplumsal bir perspektifle değerlendiriyorum. Elbette bir biyolog farklı yorumlar getirebilir, ama burada aktardıklarım kendi deneyimimden süzülmüş, mesleki gözlemlerle biçimlenmiş düşüncelerimdir.
Sorgulamam şuradan başladı:
Neden insanlık tarihi boyunca filozof kadınlar ve bilim kadınları yok denecek kadar azdı?
Sadece tarihsel engellerle, ataerkil yapılarla ya da fırsat eşitsizliğiyle mi açıklanabilir bu durum? Yoksa biyolojinin, hormonal yapıların ve doğurganlık üzerinden şekillenen toplumsal rollerin de bunda payı olabilir mi?
Kadın ve erkek bedeninde hem östrojen hem de testosteron bulunur. Ancak bu hormonlardan biri baskın hale geldiğinde, bireyin dünyaya bakışı ve yönelimi farklılaşır.........
© Turkish Forum
