Türk siyasetinin kalitesini düşüren olumsuz etkenler, geçmişten günümüze artarak çoğalmaktadır. Çok partili sisteme geçildiğinden bu yana yaşananları değerlendirdiğimizde, bu kalite kaybına dair sayısız örnek vermek mümkündür. Temel ölçüsü Türk milletine hizmet olan, ahlaklı bir yaşam tarzını benimseyen ve liyakat sahibi siyasetçileri tenzih ederek söylüyorum; toplumun yozlaşmasında, kötü örnek teşkil eden siyasetçilerin payı büyüktür.

Siyasetçi, topluma ayna tutar. Eğer Türk milletini yöneten ve temsil edenler, eylem ve söylemleriyle topluma iyi bir örnek oluşturmazsa, toplumsal bozulma kaçınılmaz olur. Türk milletinin oylarıyla seçilmiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletin vekili sıfatıyla görev yapan bir siyasetçi; yolsuzluğa, rüşvete, vatana ihanete, usulsüzlüğe, ahlaksızlığa, iş takipçiliğine, komisyonculuğa, çıkarcılığa, yalana ve dolandırıcılığa bulaşıyorsa, bu durum toplumun genel ahlaki yapısını da olumsuz etkiler.

"Türk siyasetinde bunlar hiç yaşanmadı/ yaşanmıyor" diyebilecek biri var mıdır? Varsa da ya gerçeği göremeyecek kadar kördür ya da bu suçları işleyip kendini gizlemeye çalışan biridir. Çok partili sisteme geçişten bu yana bu tür olumsuz örnek teşkil eden siyasetçileri listelemeye kalksak, binlerce isim yazmak zorunda kalırız.

Gazeteci-yazar ve siyasetçi Falih Rıfkı Atay, yıllar önce bu duruma şu sözleriyle dikkat........

© Türkgün