menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yerel Yönetimler ve Demokratik Gelecek: Türkiye İçin Bir Yol Haritası

12 16
05.03.2025

Yakın zamanda İmralı’dan gelen tarihi çağrı, yerel yönetimler ve demokratik çözüm tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. Türkiye’de demokratikleşme ve Kürt meselesinin çözümü üzerine yapılan tartışmalar, yalnızca siyasal aktörlerin değil, aynı zamanda yerel yönetimlerin de bu süreçte nasıl bir rol oynayacağı sorusunu beraberinde getiriyor. Yerel demokrasinin güçlendirilmesi, halkın yönetime doğrudan katılımı ve yerinden yönetim ilkelerinin uygulanması, yalnızca bölgesel sorunların çözümüne değil, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşme sürecine de katkı sunabilecek temel unsurlar arasında yer alıyor.

Yerel yönetimlerin demokratikleşmesi, halkın doğrudan yönetime katılımının sağlanması ve yerinden yönetim ilkelerinin güçlendirilmesi, Türkiye’de yıllardır tartışılan önemli konular arasında yer alıyor. Özellikle büyükşehir belediyelerinin yetkileri, merkezi yönetimle olan ilişkileri ve hizmet üretme kapasiteleri, sadece yerel idarelerin değil, ülkenin genel yönetim anlayışının da bir yansıması olarak değerlendirilebilir.

Dünyada birçok ülke, farklı etnik ve bölgesel kimlikleri tanıyarak yerel yönetimlerin daha bağımsız hareket etmesini sağlayan modeller geliştirmiştir. Örneğin, İspanya’da Bask ve Katalonya özerk yönetimleri, Birleşik Krallık’ta İskoçya ve Galler’in sahip olduğu geniş yetkiler, Kanada’nın Quebec bölgesine tanıdığı kültürel özerklik ve Belçika’da Flaman-Valon ayrımı üzerinden gelişen federal yapı, farklı halkların kendilerini ifade edebilmesine ve yönetim süreçlerine daha aktif katılmasına olanak sağlamaktadır. Bu modeller, merkeziyetçi bir anlayış yerine, halkın taleplerine duyarlı bir yönetişim anlayışını benimseyerek toplumsal barışın ve demokratik işleyişin güçlenmesini........

© Tigris Haber