menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Önce bir boşluk oldu sen gidince…

36 21
12.09.2025

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

12 Eylül 2025

Ece Aksoy ve Zeynep Aksoy

Ben bekliyordum… Hastalığına teşhis konduğu 2022 ocağından beri, bütün tedaviler, ev, ‘iyi oldu’lar, sonra yine hastaneler ve yine ev ve arada ufak bir kaçışın sevdiğin arkadaşlarının yanına… Hep uzatmalardaydık, günlerimizin sayılı olduğunu biliyor ve bekliyordum. Meraklıyım, bilirsin, tıbba özel ilgi duyarım bir de… Küçük hücreli akciğer kanseri teşhisinden sonra beş yıl hayatta kalma oranının yüzde 7 olduğunu da biliyordum daha ilk teşhis konulduğunda.

Ve sen direndin. 3 yıl 7 ay direndin. Teşhis konulduğunda, geç evrede olmasına rağmen, bu sürenin büyük çoğunluğunu evde insan ağırlayacak, yemekler yapacak, pazarlara gidecek kadar sağlam geçirdin üstelik.

Seninle gurur duyuyorum.

Ama bu kadar çabuk toparlanıp gideceğini beklemiyordum doğrusu… Çünkü hastaneye tekrar düşmeden önceki son bir ay, beyindeki metastasa yapılacak gamma-knife için, ödem olmasın diye yüksek doz kortizon yüklendiğinde eski annem olmuştun… Ne kadar mutluydun… Yine pazarlara gidiyor, yemekler pişiriyor, insan ağırlıyor ve geleceğe dair planlar yapıyordun. Kışlık yiyecek hazırlığına başlamıştın tam ki, o senin bütün aileni götüren zatürre dördüncü kez baş verdi. 23 Temmuz’du. Bir gece önce evde çok sevdiğimiz dostlarımızı ağırlamıştın. Aradın… “Kötüyüm” dedin, “Safra kesesi bence” dedin, “Bir de çok su içtim, belki de su zehirlenmesi...”

Hastaneye gitmeyi kabul ettiğinde, işlerin kötüleştiğini anlamıştım, hastanelerden nefret........

© T24