menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ich liebe dich babaanne!

24 0
22.08.2025

Diğer

22 Ağustos 2025

Çocuk daha dört yaşında ya var ya yok. Saçları altın sarısı, gözleri kahverengi. Camın önünde şaşkın, dikilmiş, karşı tarafa bakıyor. Bir an eğiliyor, yanağını çocuk masumluğuyla yapıştırıyor cama. İncecik nefesiyle buğulanan camı, küçük elleriyle avuçluyor.

Karşı tarafta yaşlı kadın… Yüreğinin derinlerinden kopup gelen kırık bir tebessümle uzanıyor, dudaklarını cama değdiriyor. Küçücük yanak yerine, soğuk camda sıcacık bir öpücüğün izi kalıyor.

Çocuk, bir kuş yüreği gibi çırpınarak yeniden doğruluyor. Bu kez camın ardındaki kadın yanağını cama dayıyor. Hasretle uzanıyor çocuk, dudaklarını cama bastırıyor.

“Ich liebe dich babaanne” diyor.

“Ben de seni seviyorum” diye karşılık veriyor kadın. “Uzat bakayım yanağını”

Kim bilir, belki bir oyun sanıyor bunu çocuk, yanağını yeniden onları ayıran cama dayıyor; kadın özlemle uzanıyor, torununun yumuşacık yanağı yerine soğuk camı öpüyor. Ardından, kadın aynı hareketi yineliyor; yanağını hafifçe şişiriyor, camda bir yanak, bir çocuğun cama uzanan dudakları; sıcak, hasretli bir dokunuş:

“Ich liebe dich babaanne”

* * *

Cam bölmenin bir tarafında, 67. doğum gününü hapishanede kutlayan kent savunucusu bir mimar.

Diğer tarafında, Avusturya’dan kalkıp onu görmeye gelen dört yaşındaki torunu…

Ancak, açık görüş yasağı var. Kapalı görüşteler. Dokunmak yasak, kucaklamak da, ses duymak da öyle... Onları ayıran kalın bir cam bölmenin soğukluğunda........

© T24