12 yakıcı kariyer hatası
Diğer
09 Haziran 2025
Kariyer bitimsiz bir oyundur. Sonlu oyunlar kazanmak için sonsuz oyunlar ise oynamak için oynanır. Amaç oyunda kalmak, iyi bir şekilde kalmak, yol boyunca kendine ve çevrene katkı sunmak, yeri geldiğinde yolu değiştirebilmek, oyun bittiğinde ise yankılanır olmaktır.
Ancak bu oyunu iyi oynamanın ilk şartı; “oyunun kurallarını bilmek”dir.
Geçenlerde MT’lik döneminden beri tanıdığım, otuz beş yıllık iş hayatımda gördüğüm analitik zekâsı en keskin beyaz yakalı profillerden biri olarak takdirle izlediğim eski mentim seans talep edip çıka geldi.
Parlak zekasıyla kısa sürede Müdür olmuştu. Katkılı ancak görünmeyen bir iş yaptığı için uzun yıllardır terfi alamıyordu. Düştüğü kariyer platosundan kurtulmak için bir çare arıyordu. Kurumda birimine ve diğer birimlere sağladığı katkıları uzun uzun anlattı. İyi bir eğitimi vardı. Analitik, sistematik, metodik, çalışkan, dürüst, son derece güvenilir, yabancı dili iyi, aidiyeti yüksek biri olmasına rağmen; karşılığını kariyerinde bir türlü alamamaktan şikâyet ediyordu. Ayrıca çok iyi bir aile babası olup, çocuklarına inanılmaz ilgi gösteriyordu. Evle iş arasında doğru bildiği bir konfor alanı, iş-özel yaşam dengesi inşa etmişti. Kurumun/HR’ın ona kariyer yolculuğunda dokunmayışından yakınıyordu. Kendisi kök-değer ve mevcut kariyer düşüncesi çerçevesinde; kendisinde ve performansında herhangi bir noksanlık da görmüyordu.
Kariyer, yetiştirildiği çevre ve eğitim sistemi tarafından belki de ona şöyle yüklenmişti; “Bir meslek, bir kurum seç, geri kalan çalışma hayatın boyunca sadakatle, liyakat ve aidiyetle girdiğin kuruma hizmet et. Kurumları bir gemi, başındakini geminin kaptanı ve diğerlerini de yolcu olarak görerek hizmet ver. Gerisi zaten gelir.”
Ancak, günümüzde yeni dünyanın bir gerçeği olarak beyaz yakalıların çalışma süreleri kurumların faaliyet sürelerini aşmaları nedeniyle artık herkes dalgalı denizlerde kendi gemisinin kaptanı deryası olmak zorunda kaldığı gerçeğini fark edememişti. Bugün işveren ile çalışan arasındaki geçmiş dönemin psikolojik sözleşmelerinin önemi pek kalmadı. Vefa ve aidiyet artık nostaljik kavramlara dönüştü. Dev bir teknoloji otobanında ilerlerken, yaşanan pandemi, küreselleşme, girişimcilikteki zorunlu patlama, çevik şirketlerin yaygınlaşması ile rekabet stratejilerinde alınan yol ile ofis kuralları ve iş yapış şekilleri komple değişmeye başladığı gerçeğini unutuyordu. On yıl sonra da çalışmaya devam edecekti ancak çalıştığı kurum belki faaliyette olmayacaktı.
Bu arada, kariyer platosu bilmeyenler için söyleyelim. “Kişinin profesyonel yaşamında kendini sıkışmış hissettiği, mevcut rolünde meydan okuma eksikliği algıladığı ve kariyerinde ilerlemek için görünür veya yakın fırsatları fark edemediği bir aşamadır.”
Plato kişisel olabilir veya organizasyonel olabilir. Veya her ikisi bir arada olabilir. Mentim hem kendi kariyer hatalarından hem de HR biriminin kayıtsızlığından etkileniyordu.
Aşağıda belirttiğim başlıklar üzerinden kendisinden kaynaklı olabilecek hataları anlatmaya çalıştım. Başlıklar bitince; ‘’Hepsi bana birebir uyuyor, kesinlikle tam bingo, tombala çeksek bu kadar olmaz çok şaşkınım…’’ gibi söylemlerle yüksek sesle düşünmeye başladı kendi kendine üzüntüyle…
Yazımızın ana başlığı da bu şekilde oluştu. ‘’12 Yakıcı Kariyer Hatası’’ veya bilinse de pek söz edilmeyen ‘’Oyunun Kuralları’’ Her bir başlıktan sonra açılan parantezlerde de kısaca ne yapılması gerektiğini ifade etmeye çalıştım.
1 – Kendi yerinizin........© T24
