menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Erdoğan ‘sistem değişimi-revizyonu’ düşünüyor olabilir mi, Öcalan’ın beklenen açıklaması sonrası yeni bir dönemi mi ima etti?

56 20
24.02.2025

Diğer

24 Şubat 2025

AKP’nin 8. Olağan Büyük Kongresi’ne damga vuran en önemli isimlerden biri Gelecek Partisi’nden istifa ederek AKP’ye katılan Anayasa Profesörü Serap Yazıcı Özbudun oldu. 2023 cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde Altılı Masa’da ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ konusunda çalışmayı yapan isimlerin başında gelen Yazıcı aynı zamanda başta Can Atalay’ın AYM kararına rağmen serbest bırakılmaması iktidarın hukuk alanındaki sorunlu konularına partisi adına itiraz etmiş, karşı çıkmış bir isimdi. Yazıcı’nın muhalefetteyken verdiği en önemli söyleşilerden biri T24’te Cansu Çamlıbel’e olmuştu. Yazıcı ‘ben Sayın Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş arzusunu hiçbir zaman anlayabilmiş değilim’ dedikten sonra şöyle konuşmuştu:

“Biliyorsunuz ünlü bir siyaset bilimcisi var; David Landau. Onun bir tezi var; istismarcı veya suiistimalci anayasa yapımı. David Landau şunu söylüyor; "Dünyada artık askeri yönetimler popülerliğini kaybetti, onun yerine sivil otoriter rejimler kuruluyor. Ve bu sivil otoriter yöneticiler ellerine geçirdikleri fiilen kullandıkları o otoriter mekanizmaları sürekli ve kalıcı hale getirmek için anayasa değişikliğine başvuruyorlar ve anayasa değişikliğini yapmakta da muvaffak oluyorlar. Yaptıkları anayasa değişikliğini biçimsel olarak incelediğiniz zaman sanki temsili demokrasinin kurumları varmış gibi bir algıya kapılabilirsiniz ama daha dikkatle incelediğiniz zaman aslında otoriterizmi kurumsallaştırmak için yapılmış bir anayasa değişikliği olduğunu görürsünüz. Türkiye'nin şu an içinde bulunduğu "cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi" de tam bu modele, bu tanıma uygun bir anayasa değişikliği ile gerçekleşti.”

Serap Yazıcı Serbestiyet’e verdiği söyleşide kendisiyle ilgili son durumu şöyle anlatıyor:

“Davette aracı olanlara ‘Beni fikirlerime rağmen mi davet ediyorsunuz, sizi çok eleştirdim, bunlara rağmen mi bu davet’ diye sordum. ‘Evet. Cumhurbaşkanımız sizi partimizde görmek istiyor’ dediler. Bunun üzerine sayın Cumhurbaşkanımızla bir görüşme yaptım. Bu görüşmeden çok etkilendim. Bana çok güven verdi.”

Burada konuyu ikiye ayırarak tartışalım. Birincisi Yazıcı’nın Serbestiyet söyleşisinde dile getirdiği “Benim görüşlerimde bir değişiklik yok. 40 yıldır savunduğum........

© T24