Demokratik ilerleme
Diğer
06 Ocak 2025
Bugünlerde bir kitap okuyorum, Susan Neiman adında bir Amerikalı kadın yazmış. Tarihte ilerlemenin olduğunu, ama kendine göre, “çaktırmadan” olduğunu anlatıyor. Benim de benzer bir düşünce tarzım olduğu için hoşuma gitti. Kişisel hayatından da bir örnek veriyor ki özellikle hoşuma gitti. Çocukluğunda, odasının duvarına Sidney Poitiers’nin bir posterini asmış. Ama bunu Poitiers’ye duyduğu hayranlık nedeniyle yapmamış. Amerika’da zaman zaman (ya da sık sık) olduğu gibi, siyahlara düşmanlık eylemlerinin azıtma eğilimi gösterdiği bir evrede siyahlarla dayanışma içinde, “ilerici” bir insan olduğunu dünyaya ilan etmek istediği için yapmış.
“Bugün” diyor, oğlumun odasına giriyorum, bakıyorum, bütün duvarlar zenci posterleriyle dolu. Ama, diye ekliyor, oğlum bunları bir dayanışma için, “ilerici” bir tavır aldığını göstermek için yapmıyor; “basketbol seviyor da, onun için,” diyor.
Bu dünyada gayet kalabalık olarak yaşıyoruz. Her türlü, her düşünceden insan. Siyah basketbolcuların posterinin asılmasından hoşlanmayan birileri mutlaka bugün de vardır—ama etkileri azalmış. Bir dönemde “ilericilik” jesti olan davranış “normal” kategorisine giriyorsa bir “ilerleme” oldu demektir. Bugün böyle “normal” olarak yapılan o kadar çok şey bir zaman önce “şok” yaratan bir şeydi. Bugün şok yaratan yığınla şey (şu anda listeleyemiyorum) de önümüzdeki günlerde, yıllarda “normal” sınıfına geçecek. Yığınla şey de hiç gereği yokken, şok yaratmaya devam edecek. Hayat böyle bir şey, tarih böyle bir şey.
Şu günlerde dünya siyasetinin ciddi tatsız bir döneminden geçmekteyiz. Sağına bakıyorsun Trump, soluna bakıyorsun Orban, en iyisi hiç bakmamak, diyorsun. Böyle bir siyasi atmosfer kaçınılmaz olarak insanı (insanların bir kısmını diyelim, çünkü hayatından memnun olanlar da eksik değil) karanlık bir ruh haline sokuyor. Ama hayat aslında çok karmaşık ve olan her şeyin karşıtı da olmakta—sadece ön planda görünmüyor. Sonra rakkas öbür tarafa dönüyor. Onun için, diyorum, kötümserliğe kendini kaptırmamak gerek. “Beyinsiz” bir iyimserlik salık verdiğim yok. Toplum hayatında ilerleme var, ama gerileme de var. Bunu da gerçekçi bir dikkatle izlememiz, gözlememiz, mücadelesini vermeye hazır olmamız gerekiyor. Bütün gerilere savrulma olgularına rağmen, olumlu gelişmelerin ciddi biçimde ağır bastığını çıplak gözle de görebiliyoruz.
Türkiye’de ahval dünyanın genel gidişinden çok farklı değil. Bunu böyle yapan dinamikleri harekete geçiren koşullar farklı olabilir, muhtemelen de farklı. Ama gidişat fena halde benziyor. Anlaşılır bir şey. İyilik gibi kötülük de belirli kalıplar içinde kendini gösteriyor. Adamı “vatan hainliği yapan yazılar” yazdığı için (bizdeki gibi, bu suçlamaların temeli olmayan........
© T24
