Bal tutan parmağını yalar: Trump görev başında servetine servet katıyor
Diğer
22 Haziran 2025
Portakal saçlı ve fondötenli, narsist ve artist reis Trump'ın en övündüğü konulardan biri ne kadar başarılı bir iş adamı olduğudur. Oysa iddialarının çoğu gibi bu da gerçek dışıdır.
Trump giriştiği üniversite, havayolu, kumarhane ve emlakçılık gibi işlerin çoğunu batırdı. Öte yandan tipik bir narsist olarak gündemde kalma çabası ve TV artistliği Trump isminin bir marka olarak pazarlanmasını kolaylaştırdı. O da çalışmadan milyonlar kazandı, düzenlediği güzellik yarışmalarında katılımcıları taciz etti ve mankenlerle evlendi.
Trump 2016’da ilk kez başkan olduğu zaman başarılı popülist bir iş adamı olarak sahneye çıktı. Ancak 2024’te başkanlığı ikinci kez kazandığı zaman artık ABD'yi kendi holdingi gibi görmeye başladı. O da şirketin CEO'su, belki de daha da fazlasıydı. Çünkü şirketlerde hissedarlar hesap sorarlardı.
Bugünlerde Trump'tan hesap sorabilecek güç olarak sadece çoğunu ele geçirdiği yargı kaldı. Onu da dinleyip dinlemeyeceği kesin değil, ama mahkeme kararlarını uygulamayı geciktireceği kesin. Kongre şimdilik tamamen cebinde. Ancak gelecek yıl ara seçimlerde Temsilciler Meclisi Demokratlara geçebilir. Bu da Trump'a sistemi dağıtıp oligarkların lehine yapılandırması ve şirketlerini zenginleştirmesi için dar bir pencere veriyor.
Trump’ın ikinci başkanlık dönemi demokratik kurumların sınırlarını test eden bir servet transferi sürecine dönüştü.
Trump başkanlığı kamu hizmetinden önce özel şirketlerinin büyümesi için bir basamak olarak kullandı. İkinci döneminde çıkar çatışması kavramı neredeyse tamamen ortadan kalktı. Devletin milyonlarca dolarlık etkinlik harcamaları Trump Otellerine ve golf sahalarına yönlendirildi. Beyaz Saray danışmanlarının düzenlediği konferanslar bile Trump’a ait mülklerde gerçekleşti.
Güvenilir kaynaklar Başkan Trump'ın 2024 seçim kampanyası başladığından bu yana kişisel servetini iki katından fazla artırdığını yazıyorlar. Trump ve ailesinin gayrimenkul ve kripto girişimlerine milyarlarca yabancı dolar aktığı da biliniyor. Gökyüzünde bir saray olan ve her yeri altın kaplama hacıağa işi uçağın Katar hükümeti tarafından Trump'a hediye edildiğini Mısır'daki Sağır Sultan bile duydu.
Trump’ın af yetkisini kullanma biçimi ikinci döneminin en tartışmalı konularındandı. Bağış karşılığı af iddiaları ayyuka çıktı. Kampanya bağışçıları, eski müttefikler ve iş dünyasının ağababaları Trump’ın af listesindeydi. Bu durum hukukun üstün olduğu değil, bağlantısı olanın kurtulduğu bir düzen yarattı. Affetme yetkisi adaletin değil, sadakatin ödüllendirildiği bir enstrümana dönüştü.
Sağcı aktivist Elizabeth Fago Nisan ayında Trump'ın süper siyasi eylem komitesi olan MAGA Inc.'in kişi başı bir milyon dolarlık bağış yemeğine katıldı. Hemen ardından vergi suçlarından mahkum edilmiş Fago'nun oğlu Paul Walczak'a tam bir af çıkarıldı. Bu af Trump'a siyasi veya mali destek sağlayan kişilere sağlanan birçok aftan biriydi.
İkinci başkanlık döneminde Trump medyayı sadece etkilemekle kalmadı, doğrudan satın aldı. Trump Media & Technology Group'un hisseleri MAGA kitlesi tarafından bir tür sadakat yatırımı olarak görüldü. Devlet politikalarının Trump’a ait medya kuruluşlarında önceden duyurulması hisse değerlerini yapay biçimde artırdı. Bir başkan hem bilgi kaynağı hem de bu bilgiden kazanan haline geldi.
Trump CBS/Paramount ve ABC/Disney de dahil olmak üzere hükümetin düzenlediği medya şirketlerine kişisel olarak dava açtıktan sonra milyonlarca dolarlık tazminat kazandı. Paramount'un, Trump yönetiminin Skydance Media ile planlanan birleşmesini engelleyeceğinden korkarak Trump'ın CBS'ye karşı açtığı temelsiz bir davayı halletmek için 15 milyon dolar teklif ettiği bildirildi. Trump 25 milyon dolar istiyor.
Amazon Melania Trump hakkında bir belgesel hakkı için 40 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Hollywood yöneticileri bu paranın bu tür projelerin maliyetinden on milyonlarca daha fazla olduğunu söyledi. Melania Trump'ın payı yüzde 70'in üzerinde. Web hizmetleri için savunma sözleşmeleri Amazon'un Trump'a yaptığı kıyak için yeterli nedendir.
Trump vergi reformlarıyla zenginleri kayıran politikaları yeniden canlandırdı. Ancak bu kez açıkça “Amerika’yı yeniden zengin yapacağız, ama önce biz zenginleşeceğiz” anlayışı hakimdi. Trump destekçilerine ait şirketlere verilen kamu ihaleleri, deregülasyonlarla patlayan enerji ve inşaat yatırımları MAGA çevresinde bir servet yarattı.
Trump dünyadaki tüm ülkelere ilan edilen gümrük tarifeleri aracılığıyla bu gücü kişiselleştirdi. Tarifeler ona piyasaları manipüle etme ve yandaşlarını zengin etme olanağını verdi. Keyfine göre kadranı yukarı veya aşağı çevirdi ve önünü göremeyen sermayeyi ülkesine çekeceğine kaçırdı. Kongre'yi bypass etti ve onu eleştirenleri vatan haini diye damgaladı. Tarife yetkisini sınırlamaya çalışan bir ticaret mahkemesine "ABD'DEN NEFRET EDEN HAKİMLER" diye saldırdı.
Tüm ülkeler ABD başkanını yatıştırmak, bir diğer deyişle ağzından alev fışkıran ejderhayı beslemek için ne yapabileceklerini düşünmeye bırakıldı.
Orta vadede Vietnam gibi pek çok ülke ve Avrupa Birliği gibi bloklar kendilerini ne yapacağı belli olmayan bir başkandan ve işlevsiz bir sistemden korumak için büyük olasılıkla ABD'den uzaklaşacaktır. Çin daha öngörülebilirdir.
Trump Basra Körfezi'ne yaptığı son gezide Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'a gelişmiş yarı iletkenler ve yapay zeka ihracatına ilişkin Biden dönemi kısıtlamalarını kaldırdı. Bu hassas teknolojinin yayılmasının iyi düşünülmüş bir politika kararı olmayıp bir Trump kripto girişimine yapılan iki milyar dolarlık bir Emirlik yatırımının sonucu olduğu açık.
Rusya ve Venezuela gibi kaynak zengini ülkeler anlaşma vaadiyle yaptırımların hafifletilmesini sağlamaya çalıştılar. Hintli yorumcular yakın zamanda oluşturulan Pakistan Kripto Konseyi'nin Trump ailesinin şirketiyle bir anlaşma imzalaması hakkındaki endişelerini dile getirdiler.
Trump’ın ikinci döneminde özellikle Körfez ülkeleri ve Orta Asya’daki otoriter liderlerle yaptığı özel görüşmeler başkanlık diplomasisinden çok bir ticari temsilcilik izlenimi verdi. ABD dış politikasının yönü Trump ailesinin iş bağlantılarıyla tuhaf bir uyum içinde gelişti. Jared Kushner’in milyarlık fonlara erişimi ve Trump Otelleri’nin Riyad’da planlanan yeni şubeleri devletin özel servet yaratma aracı haline geldiğinin göstergesiydi.
Başkan Trump'ın geçen ay en çok Trump kripto para birimini satın alanlar için düzenlediği gala yemeğinde şampiyon $Trump madeni paralara 40 milyon dolardan fazla para yatıran girişimci Justin Sun oldu. Sun'ın bu yatırımın karşılığını alacağını beklemek için iyi bir nedeni vardı. Daha önce farklı bir Trump kripto girişimine 75 milyon dolar yatırım yapmıştı ve Trump yönetiminin ocak ayında göreve başlamasından hemen sonra Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Sun aleyhindeki kripto para dolandırıcılığı davasını durdurdu.
Mesaj yeterince açıktı. Trump'ı daha zengin yapanlar yönettiği hükümetten düzenli olarak olumlu muamele görürler.
Kripto para endüstrisi Trump'ın ikinci dönemindeki yolsuzluk kültürünün en açık örneğidir. O ve akrabaları yatırımdan bir pay alarak kripto para birimlerinin satışından doğrudan gelir elde ederler. Madeni paraların fiyatı daha sonra düşse ve yatırımcılar para kaybetse bile Trump'lar gelecek satışlardan komisyon alarak gelir elde etmeye devam eder. Forbes dergisi son dokuz ayda Trump'ın kripto para biriminden yaklaşık 1 milyar dolar kazandığını, bu da net varlığının yaklaşık altıda biri olduğunu yazıyor.
Sadece birkaç yıl önce Trump kripto para birimine şüpheyle yaklaşıyor, onu "potansiyel olarak gerçekleşmeyi bekleyen bir felaket" olarak nitelendiriyor ve "uyuşturucu ticareti ve diğer yasadışı faaliyetler" ile karşılaştırıyordu.
Trump ve ailesi piyasada önemli oyuncular haline geldikten sonra bu endişeler birdenbire ortadan kalkıverdi. Kripto para biriminin yasa dışı kullanımlarını araştıran bir Adalet Bakanlığı soruşturması sonlandırıldı. Suçlarını kabul eden kripto yöneticileri affedildi ve kripto şirketlerine yönelik federal soruşturmalar durduruldu. Vergilerini ödemeyen kripto........
© T24
