menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Konser anıları (1): Ceket var, pantolon yok; orkestra var, piyano yok

18 1
06.07.2025

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

06 Temmuz 2025

Piyano nerede?

90'lı yıllarda Bilkent'te piyano ve kompozisyon bölümlerinde öğrenciyken bir abiden bir istek aldım. Mezun olacaktı. Mezuniyet konseri için bir düzenleme yapmamı istiyordu. Bu düzenlemenin ilk ve tek seslendirmesini kulisten kendimi yiyip bitirerek izleyecektim...

O yıl mezun olacak öğrencilere ilk defa okul orkestrası eşliğinde konser verme imkanı tanınmıştı. Okul orkestrası dediğim, Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra daha iyi bir hayat kurma hayaliyle Türkiye'ye kapağı atan son derece iyi eğitimli müzisyenlerden kurulu BASSO: Bilkent Akademik Senfoni ve Sinfonietta Orkestrası -kurucu dekanımız Prof. Ersin Onay'ın adlandırmasıydı bu, sonradan BSO oldu-. BASSO'nun üyeleri ağırlıklı olarak Azerbaycan'dan, biraz da diğer Türkî devletlerden ve Rusya'dan gelen müzisyenlerden kuruluydu. Bu üyeler aynı zamanda okulumuzun öğretim üyeleriydi. Onların gelişiyle okulumuzdaki eğitim sistemi ve terminoloji Fransız ekolünden Rus ekolüne doğru kaymıştı biraz:)

Mezun olan öğrenciler çeşitli ana sanat dallarındandı. Kimisi şancı, kimisi piyanist, kemancı, klarnetçi vs. Bunlara tek bir konserde orkestra eşliğinde sahne aldırmak demek, enstrümancılara birer konçerto, şancılara da birer arya söyletmek demekti. Konçertolar genelde 3 bölümlü uzun eserler olduğu için herkes bir bölüm çalıyordu.

Atay (abi) bu konserde bir arya söyleyecekti. Buna ek olarak Meksikalı besteci Agustín Lara'nın "Granada" adlı popüler Latin müziği tarzındaki şarkısını söylemek istiyordu. Normalde Atay'ın konserde tek bir eser söyleme hakkı vardı, onun da akademik nedenlerle böyle popüler bir şarkı olması söz konusu olamazdı. Ancak o dekanla ve orkestra şefiyle görüşerek Granada'yı aryanın üstüne bir tür bis olarak kabul ettirmeye niyetliydi. Bu ünlü eserin pek çok orkestral düzenlemesinin kaydına internet öncesi o günlerde bile rastlamak mümkündü. Ancak Türkiye'de notasını bulabilene aşk olsun! Atay benden Granada'ya orkestrasyon yapmamı istedi.

Konsere çok az zaman vardı ve benim yapacak bir sürü başka işim vardı (okul yoğunluğu anlamında). Önce reddettim. Çok ısrar etti. Ben ısrara yenik düşene kadar........

© T24