menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Avrupa, sadece başarısız bir projenin ismidir bugün

23 43
24.02.2025

Diğer

24 Şubat 2025

Ve sonunda olan oldu…

Okyanus ötesinden tuhaf sakallı bir kovboy çıkageldi ve Avrupa’nın belki de son on yıldır duymaktan en çok korktuğu şeyi pattadanak yüzlerine söyledi: “Artık tek başınasınız.”

Yetmedi.

Sıkı bir fırça atmayı da ihmal etmedi. Üstelik yaşlı kıtanın bağrından çıkan “ifade özgürlüğü”, “bireysel haklar”, “demokrasi” gibi entelektüel kavramları Avrupalı mevkidaşlarının kafasına kafasına fırlatarak yaptı bunu.

Kuzey Amerika’nın Apalaş Dağları’nda geçen ezik çocukluğunu Hollywood’a satarak ünlü olan çiçeği burnunda gürbüz başkan yardımcısı, ultra-milliyetçi faşist partilerin yalan yanlış bilgilerle bezenmiş berbat düşüncelerini diledikleri gibi yayma isteklerine sansür uygulamakla suçladı Avrupa’yı.

“İfade özgürlüğüne saygı göstermiyorsunuz. Demokratik davranmıyorsunuz. Sizin gibi düşünmeyenlerin düşüncelerini engellemeye çalışıyorsunuz. Sansürcüsünüz. Yasakçısınız. Demokrasi düşmanısınız” dedi.

Avrupalılar besbelli bu kadarını beklemiyorlardı.

Önce afalladılar, sonra kekelediler, sonra tepki verirmiş gibi yaptılar. Lakin aslında öfkelenmeye bile vakitleri olmadı.

Onlar ne olduğunu anlayamadan ABD’nin başkan yardımcısı JD Vance, Münih Güvenlik Konferansı’ndan eve dönüş yolunu tutmuştu bile.

Aynı sıralarda yine Amerika’dan Küba asıllı ve fakat Çin düşmanı dışişleri bakanı Marco Rubio Suudi Arabistan’a doğru yola çıkmıştı. Rus meslektaşıyla Ukrayna’nın geleceğini konuşmaya gidiyordu ve Avrupalılar bırak kendilerine, bizatihi Ukrayna’ya bile bu konuda fikrinin sorulmamasının ne anlama geldiğini algılamaya çalışıyordu.

Tüm bunlar bir haftada oldu bitti ve bir haftanın ardından geriye kıta geneline yayılmış kafası karışık siyasetçiler ile “Amerika tarafından terk edildik” minvalinde onlarca gazete başlığı kaldı.

Birkaç gün önce Le Monde “Trump’ın Amerika’sı Avrupa Demokrasisi İçin Bir Tehdittir” başlığını atarken Avrupa liderlerini bir an önce yaşadıkları şoku atlatıp harekete geçmeye çağırıyordu.

Evet, yol bitmişti.

Dünya nüfusunun yüzde 7’sini oluşturan, üretimin dörtte birini üstlenen, buna karşılık tüm dünyadaki sosyal harcamaların yarısını tek başına gerçekleştiren Avrupa için refah toplumu günlerinin sonu........

© T24