menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Maç keyfini bozanlar!

3 6
06.01.2025

Televizyonun henüz Türkiye’ye ulaşmadığı yıllarda futbolseverler, büyük maçların heyecanını radyonun büyülü sesinde bulurdu. O dönemin spikerleri, maçın temposunu ve coşkusunu ustalıkla aktararak, dinleyicileri sanki stadyumdaymış gibi hissettirirdi. Duraksayan anlarda ise futbolun teknik detaylarını paylaşır, adeta birer futbol ansiklopedisi gibi davranırlardı.

Büyüklerimizden, o dönemlerin unutulmaz isimlerini dinlerdim: Muvakkar Ekrem Talu, Sulhi Garan ve daha niceleri… Pertev Tunaseli’nin enfes maç anlatımlarını kaçırmış olsam da Orhan Ayhan’lı günlere yetiştim. Hele Halit Kıvanç… o ses tonu, nüktedan üslubu ve futbol bilgisini bir araya getirerek adeta sanat yapardı. Ondan maç dinlemek ayrı bir keyifti.

★★★

Sonra televizyon çağı başladı. Siyah beyaz ekranlardan renkli yayına, 4K’dan 8K’ya geçiş yaptık. Bugün dev ekranlardan maçları izlerken, pozisyonları anında farklı açılardan izleyip VAR hakemiyle aynı detayda değerlendirme fırsatına sahibiz. Premier Lig maçlarında İngiliz yorumcuları da dinleyebildiğimiz için onların yorum tarzını bizimkilerle kıyaslama şansı buluyoruz. İngiliz spikerler genelde bilgiyi dozunda verip seyir zevkini korumaya özen gösteriyor.

★★★

Türkiye’de ise ekranda bir spiker kıyametidir gidiyor. Hadi çok kritik maçtır, hayati maçtır anlarım ama sıradan bir maçta dahi gol olunca spikerlerin gereksiz yere bağırmasına, golü kendileri atmışçasına sevinmelerine ve bu arada pozisyonu üç saniyede geçiştirip kalanını heybetli laflarla süslemelerine........

© Sözcü